Başkan Biden, Paris anlaşmasına yeniden katılmak için yönetim emrini imzaladı Yönetimimiz Birleşmiş Milletlere bir mektup gönderecek ve 30 gün sonra resmen yeniden Paris Anlaşmasına gireceğiz. Ulusumuz, dünyayı güvenli bir sıcaklıkta tutmak da dahil olmak üzere, Anlaşmanın hedeflerini yerine getirmede küresel liderliği gerçekleştirecek konumuna geri dönecektir. Paris İklim Anlaşması Paris’te, Aralık 2015’te yapılan 21. BM İklim Değişikliği Taraflar Konferansı’nda (COP21) onaylanan İklim Anlaşması, Nisan 2016’da, 190’dan fazla ülke tarafından imzalanmıştı. Trump’ın selefi Barack Obama’nın en büyük destekçisi olduğu ve müzakerelerine liderlik ettiği anlaşmanın ana hedefi, küresel ortalama sıcaklık artış limitinin yüzyılın sonuna kadar 1,5 ile 2 derece arasında sınırlandırılması olarak belirlenmişti. Ülkelerin iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı hazırlıklı olması, sera gazı emisyonunu azaltan çevreci ve sürdürülebilir girişimlerin desteklenmesi gibi maddelerin öne çıktığı anlaşma, gelişmekte olan ülkelerin temiz enerjiye geçiş süreçlerinde maddi olarak desteklenmelerini öngörüyor. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
Yeraltı Suyu Islaklık Yüzdesi Haritası 11. OCAK 2021 2021 yılına girdiğimiz şu günlerde , Türkiye’nin çoğu şiddetli kuraklık yaşamaktadır. Ülkenin en kalabalık şehri olan (15 milyon) İstanbul çevresindeki çok sayıda rezervuar, son 15 yılın en düşük su depolama seviyelerindedir. Bu Koşullar devam ederse mahsul üretimi de tehdit altında olabilir. Kuru koşullar, birkaç mevsim düşük yağıştan sonra meydana gelir. 2019’da yaz ve sonbahar ayları çoğunlukla yağmurdan mahrum kaldı ve rezervuarlardaki su seviyeleri de azaldı. Daha sonra 2020, yılın ikinci yarısında çok az yağışla son beş yılın en kurak ayları oldu. Temmuz 2020’den bu yana, Türkiye’deki hemen hemen tüm iller neredeyse her ay ortalamanın altında yağış aldı. Ekim’den Aralık’a kadar, ülke genelinde yağış 1981-2010 ortalamasından yüzde 48 daha düşük oldu. Yukarıdaki harita, (GRACE-FO) uyduları tarafından ölçülen 11 Ocak 2021 itibarıyla yeraltı suyu depolamasını göstermektedir. Renkler, ıslaklık yüzdesini veya yeraltı suyu miktarının uzun vadeli kayıtlarla (1948-2010) karşılaştırılmasını gösterir. Mavi alanlarda normalden daha fazla su turuncu ve kırmızı alanlarda ise normalden daha az su bulunduğunu göstermektedir. Akiferlerdeki yeraltı suyu, birçok ülkede mahsul sulama ve içme suyu için önemli bir kaynaktır. Ayrıca kurak dönemlerde akarsuları da besleyebilen bir kaynak olarak değerlendirilebilir. Yeraltı suyunun kuraklık seviyesinden geri dönmesi aylar alır. Çünkü yağışlar ile topraktan aşağıya sızan […]
Sevgili Meslektaşlarımız; Odamızın düzenli ve sürekli aktivitelerinden biri daha ” Hava Kirliliğinin Geçmişi, Günümüz ve Geleceği: İstanbul Örneği ” ana teması ile 16 Ocak 2021 Cumartesi Günü Saat 20.00 de gerçekleştirilecektir. Bu faaliyet Odamızın Hava Kalitesi ve ÇED Komisyonu tarafından gerçekleştirilmektedir. IUAPPA ( International Union of Air Pollution Prevention Agencies – Uluslararası Hava Kirliliğini Önleme Kuruluşları Birliği ) Başkanı ve İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi olan Prof. Dr. Selahattin İNCECİK tarafından gerçekleştirilecek olan sunumun, izleyenlere yararlı olmasını umar, katılımlarınızı bekleriz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Birleşik Krallık Meteoroloji Ofisi 2020 küresel sıcaklık güncellemesini bugün yayınladı. WMO, 5 farklı veri kümesini birleştirmektedir. Herkes, insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle kaydedilen en sıcak on yılı ve en sıcak 6 yılı geçirdiğimiz konusunda hemfikir. Met Office’ten Neil Kaye’nin bu DataViz’i çok şey anlatmaktadır. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK WMO
Sevgili Meslektaşlarımız; Odamızın düzenli ve sürekli aktivitelerinden biri daha ” Hukuki Açıdan Mobbing ” ana teması ile 15 Ocak 2021 tarihinde Saat 20.30 da gerçekleştirilecektir. Odamızın Kadın Çalışma Komisyonu tarafından gerçekleştirilen bu faaliyet Mobbing konusundaki ikinci faaliyetleridir. Birincisi: İş hayatımızda sıklıkla karşılaştığımız konulardan birisi olan “Mobbing Nedir.” idi İkincisi ise : “Hukuki açıdan Mobbing “ Konusunda uzman Avukat Ecem Kumsal BAŞYURT ve Avukat Gülefşan MERCİMEK tarafından gerçekleştirilecek olan sunumun, izleyenlere yararlı olmasını umar, katılımlarınızı bekleriz. Meteoroloji Mühendisleri Odası is inviting you to a scheduled Zoom meeting. Topic: Hukuki açıdan MobbingTime: Jan 15, 2021 08:30 PM Istanbul Join Zoom Meetinghttps://zoom.us/j/94870385529?pwd=V3hpZXF3RFVGakRsa1U4eEhrM2UrUT09 Meeting ID: 948 7038 5529Passcode: 224299 https://www.youtube.com/channel/UCYU45TQrulhSqnqA2q9SX6w TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
1981-2010 ortalamasına göre 2020 ortalama sıcaklıklarının ( iki metre yükseklikte ) farkları. Kaynak: ERA5. Copernicus İklim Değişikliği Servisi / ECMWF Copernicus İklim Değişikliği Servisi (C3S) bugün, küresel ölçekte 2020’nin bir önceki en sıcak yıl olan 2016 ile yarıştığını ortaya koyuyor. Bu değerlendirme ; 2015’ten başlayarak en sıcak yılların altıncısı ve 2011-2020’nin kaydedilen en sıcak on yıl olmasını sağlamaktadır. Bu arada Avrupa, rekor seviyedeki en sıcak yılını yaşadı. 2020, daha önce en sıcak yıl olan 2019’dan 0,4 ° C daha sıcak olarak kayıtlara geçti. Copernicus Atmosfer İzleme Hizmeti (CAMS) ile birlikte C3S, atmosferdeki CO2 konsantrasyonlarının 2020’de yaklaşık 2,3 ppm / yıl oranında artmaya devam ederek Mayıs 2020’de maksimum 413 ppm’ye ulaştığını bildirmektedir. Hem C3S hem de CAMS Avrupa Komisyonu adına Avrupa Orta Vade Hava Tahminleri Merkezi / ECMWF tarafından Avrupa Birliği adına finanse edilmektedir. İki metre yükseklikte ölçülen küresel hava sıcaklığının on yıllık ortalamaları, farklı veri kümelerine göre sanayi öncesi dönemden bu yana tahmini değişim: ERA5 (ECMWF Copernicus Climate Change Service, C3S); GISTEMPv4 (NASA); HadCRUT5 (Met Office Hadley Merkezi); NOAAGlobalTempv5 (NOAA), JRA-55 (JMA); ve Berkeley Earth. Kaynak: Copernicus İklim Değişikliği Servisi / ECMWF C3S’nin yüzey hava sıcaklıkları için veri seti şunu göstermektedir: Küresel olarak 2020, 2016 rekoruyla aynı seviyede olması beklenmektedir. […]
Çalkantılı bir haftanın sonunda rahatlatıcı fotoğraflar. Aralık ayı sonunda Yunanistan’ın Samos adasının üstünde “ay yayı” olarak da bilinen gece gökkuşağı görüntüleri . Manolis Thravalos @Meteographer’a teşekkür ederiz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
Dünya Meteoroloji Teşkilatı ( WMO ) takviminden Ocak Ayı Sharr Dağları, Makedonya CumhuriyetiFoto: Vladimir Tadiç (Bosna Hersek) KAYNAK : WMO ( DÜNYA METEOROLOJİ TEŞKİLATI )
Gelecekteki iklim tahminleri, Polar Amplifikasyon sinyalinin doğrudan bir sonucu olan 21. yüzyılda Grönland Buz Tabakası (GrIS) yüzey akışında belirgin bir artış olduğunu gösteriyor. Bölgesel iklim modelleri (RCM’ler), küresel ısınmanın GrIS erimesi ve deniz seviyesi artış katkısı üzerindeki etkisini değerlendirmek için küresel iklim modellerinden (GCM’ler) gelen projeksiyon gruplarını küçültmek için yaygın olarak kullanılan bir araçtır. CMIP6 GCM modeli karşılaştırma projesinin ilk sonuçları, CMIP5 modellerine göre 21. yüzyılda daha büyük bir sıcaklık artışı ortaya çıkardı. Bununla birlikte, şimdiye kadar, gelecekteki GrIS yüzey erimesi ve dolayısıyla deniz seviyesinin yükselmesine katkısı üzerindeki müteakip etkiler hakkında çok az şey bilinmektedir. Burada, yüksek çözünürlüklü (15km) bölgesel iklim projeksiyonlarımızda yüzey kütle kaybından toplam GrIS deniz seviyesi artış katkısının SSP585’te 17,8 ± 7,8 cm, CMIP5 girişi kullanan RCP8.5 simülasyonlarımızdan 7,9 cm daha fazla olduğunu gösteriyoruz. CMIP6 SSP585 senaryosunda +1,3°C daha büyük Arktik Güçlendirme ve ilişkili bulut ve deniz buzu geri bildirimlerini ana itici güçler olarak belirlendi. Ek olarak, tüm emisyon senaryolarında GrIS deniz seviyesi katkısının bir değerlendirmesi, CMIP6’daki GrIS kütle kaybının, küresel ışınım zorlamasının iki katı olan bir CMIP5 senaryosuna eşdeğer olduğunu vurgulamaktadır. Haberin ayrıntısı için Kaynak….https://www.nature.com/articles/s41467-020-20011-8?fbclid=IwAR2hlY5LAeSMVvMYPyKVQM5sbIuJzcRwiKEnsNSYco_s-cSLtorAMPT_fb8
Topraklarının büyük bir kısmı Gediz havzasında bulunan Manisa ili yarı kurak iklim kuşağında yer almaktadır. Yağış rejiminde düzensizlikler yaşandığı gibi, havzanın kendi içerisindeki bölümler arasında yağış miktarlarında değişkenlikler gözlenebilmektedir. Yağışların büyük bir kısmı sonbahar ve kış aylarında yağmaktadır. %60 ı ekim-kasım-aralık-ocak aylarında düşmektedir. Geçmiş dönemlere baktığımızda mevsimsel yağış azlığı ve kurak dönemlerin yaşandığı görülmektedir. Kuraklık daha çok, yaz kuraklığı ve kış kuraklığı gibi yıl içerisinde dönemsel kurak periyotlar şeklinde gerçekleşmiştir. Yıllık periyotta kuraklık oluşumu daha azdır. Şekil 1.Su/Tarım Yılı Alansal Yağışların Normalleri ile Karşılaştırılması (MGM) Son 40 yıl içerisinde, özellikle 80 li yıllarda sık kurak periyotlar gerçekleşmiştir. Ancak 2006-2007 su/tarım yılında kuraklık yıllık olarak yaşanmış ve ölçümlerin yapıldığı 1929 yılından sonraki en kurak yıl olmuştur. 2019-2020 Su/tarım yılında havzanın kuzey ve doğusunda etkili olan kuraklık, 2020 yılı kasım ayı yağışlarındaki % 90 lara varan düşüşler nedeni ile yıllık olma ve havza geneline yayılma eğilimindedir. Şekil 2. Su/Tarım Yılı Alansal Yağışlar(MGM) Ege bölgesi alansal yağışlarının yıllık değişiminden görüleceği üzere 2006-2007 Su/Tarım yılındaki kuraklık bölgenin büyük bir kısmında etkisini göstermiştir.(Şekil 2) Şekil 3. 2019-20 yıllık yağış ve ortalamaları Geçtiğimiz 2019-2020 su/tarım yılında Manisa ve ilçelerinde yağış değişkenlikleri farklılık göstermiştir. Alaşehir ve Salihli İlçelerinde yağış miktarlarında düşüş görülmezken, Manisa merkez ve Akhisar’da önemli […]
Karbon Dioksit Absorbe etmek Konusunda Kara Ekosistemleri yetersiz kalıyor. By Esprit Smith,NASA’s Jet Propulsion Laboratory Oregon’daki Siuslaw Ulusal Ormanı’nın bir görünümü. Kaynak: Steven Sobieszczyk, ABD Jeoloji Araştırması Kara ekosistemleri iklim değişikliğinin ve etkilerinin azaltılmasında kilit bir rol oynamaktadır. Bitkiler ve ağaçlar kendi besinlerini oluşturabilmek için fotosentez sırasında ne kadar çok karbondioksit (CO2) emerse, atmosferde sıcaklıkların yükselmesine neden olabilecek CO2 miktarıda o kadar az olur. Ancak bilim insanları bu konuda rahatsız edici bir eğilim belirlediler – atmosferdeki CO2 seviyeleri arttıkça, küresel ölçekte kara ekosistemlerinin % 86’sının onu absorbe etmede giderek daha az başarılı olduğunu fark ettiler. CO2, bitkilerin büyümesi için ihtiyaç duyduğu ana “bileşen” olduğundan, yüksek konsantrasyonları fotosentezde bir artışa ve sonuç olarak da bitki büyümesine neden olur. Diğer bir ifade ile CO2 gübreleme etkisi veya CFE olarak adlandırılan bir etki yapar. CFE, bitki örtüsünün sürekli yükselme eğilimindeki atmosferik CO2′ ye karşı kilit bir faktördür. Bu güçlü sera gazını atmosferimizden uzaklaştırmak için en önemli bir mekanizma olarak kabul edilir ancak bu artık değişebilir. Science dergisinde 10 Aralık’ta yayınlanan yeni bir çalışmada araştırmacılar, artan CO2 seviyelerinin CFE üzerinde ne gibi bir etkiye sahip olabileceğini daha iyi anlamak için birden fazla alan için uydudan türetilmiş ve model tabanlı veri setlerini analiz ettiler. Çalışmada […]
Sevgili Meslektaşlarımız… Biliyoruz ki; 2020’ye girerken bu yıl yaşanacakların hiçbirini dilememiştik. Ne Pandemi vardı hayalimizde nede kuraklık. Ne taşkınlar, seller nede yaşamımızı tersyüz eden doğal afetlerin hiç biri yoktu dileklerimizde…. Büyük umutlar ve güzel dileklerle karşıladığımız 2020 yılı, dünyayı etkileyen salgınla, doğanın sarsıcı afetleriyle bizi bambaşka yaşam biçimlerine iterken, kayıplarımızın acılarıyla da yüz yüze bıraktı. 2021 yılı; başta sağlık olmak üzere tüm endişelerden uzak, doğanın tüm cömertliğini insanlarımızla paylaştığı, uyumlu, tedbirli ve temkinli olduğumuz, ülkemizde ve dünyada barışın, sevginin hakim olduğu bir yıl olsun… Meteoroloji Mühendisleri olarak mesleki alanlarımızda daha etkin ve daha çok yer alma çabalarımız da karşılığını bulsun… Başta tüm meslektaşlarımız olmak üzere herkese mutlu yıllar diliyoruz. TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası 31. Dönem Yönetim Kurulu
2020 sonuna doğru On yıllık yüksek sıcaklarda bitiyor. 2020 yılının sonuna yaklaşırken, Dünya Meteoroloji Teşkilatına göre kaydedilen en sıcak on yılın (2011-2020) da sonuna geliyoruz. 2020 yılı rekor seviyedeki en sıcak üç yıl arasına girmeye aday bir yıl olacak. Hatta en sıcak yıl olan 2016 nın rekorunu yenileyecek gibi. En sıcak altı yılın tamamı 2015-2020 yılları arasında gerçekleşti. 2020 yılının rekor sıcaklıkları, şu anda daha da olgunlaşan ve dünyanın birçok yerinde hava modellerini etkileyen serinletici bir etkisi olan La Niña ya rağmen gerçekleşmiştir. WMO nun açıklamalarına göre , La Niña’nın Aralık veya Ocak’ta yoğunluğunun zirveye çıkması ve 2021’in başlarında da ( Mart ayına kadar )devam etmesi beklenmektedir. “Rekor sıcak yıllar, 2016’da olduğu gibi genellikle güçlü bir El Niño olayıyla aynı zamana denk gelmiştir. Şu anda küresel sıcaklıklar üzerinde soğutma etkisi olan ancak bu yılki yüksek sıcaklıkları frenlemek için yeterli olmayan bir La Niña yaşıyoruz. WMO Genel Sekreteri Prof. Taalas, mevcut La Niña koşullarına rağmen, bu yıl en sıcak yıl olan 2016 yılının rekoruyla karşılaştırılabilecek rekor bir sıcaklık gösterdi ”dedi. WMO, beş küresel sıcaklık veri setine dayalı olarak 2020 Ocak ayında konsolide sıcaklık rakamlarını yayınlayacak. Bu bilgiler, seçilen iklim etkilerine ilişkin bilgiler de dahil olmak üzere, Mart 2021’de yayınlanacak olan 2020’deki […]
Lisa M.P. Munoz Bulletin nº : Vol 66 (1) – 2017 Sisi dağıtmak, yağmur ve kar yağışını arttırmak ve dolu önlemek te dahil olmak üzere hava durumunu değiştirmeye yönelik operasyonel programlar hava modifikasyonu olarak adlandırılır ve dünya çapında 50’den fazla ülkede gerçekleştirilmektedir. 1940’ların sonlarında gümüş iyodür kristallerinin bir miktar su buharında buz kristalleri oluşturabildiğinin keşfedilmesinden bu yana, bilim adamları suyun bir bulut içinde oluşma ve hareket etme şeklini nasıl değiştireceklerini anlamak için çalışmaktadır. On yıllardır süren araştırmalara rağmen, kısmen, hava sistemlerinin karmaşıklığı ve değişkenliği göz önüne alındığında, kısmen de tekniğin etkinliğini doğrulama – neden ve sonuç oluşturma gibi zorluklardan dolayı bulut tohumlamasında halen derin şüpheler devam etmektedir. Bir dağ veya ova üzerinde sıcak veya soğuk bir bulutun özellikleri, bulut tohumlama çabalarının başarısı veya başarısızlığı için anahtardır. Yeni araçlar, meteorologların bulutları ve bunların modifikasyonlarını her zamankinden daha hassas bir şekilde incelemelerine ve anlamalarına olanak sağlarken, nanoteknoloji gibi yeni teknolojiler de bu alan için olanakları genişletmektedir. Su kaynaklarını güvence altına almak için, araştırma ve finansmanı uluslararası bir refleksle desteklenen bilim adamları, 21. yüzyılda yağmur oluşumunu modernize etmek için ihtiyatlı bir şekilde çalışmaktadır. ABD Ulusal Atmosferik Araştırma Merkezi’nden (NCAR) Dr. Roelof Bruintjes ve WMO Uzmanı Dr. Roelof Bruintjes, ” Bu yüzyılda su ve soluduğumuz […]
Çin, hava modifikasyon programını Hindistan’dan daha büyük bir alanı kapsayacak şekilde genişletmeye karar verdi. By James Griffiths, CNN December 4, 2020 Çin, bu hafta, deneysel bir hava modifikasyon programını, Hindistan’ın toplam büyüklüğünün 1,5 katından daha fazla bir alanı kapsayacak şekilde büyük ölçüde genişletme planlarını açıkladı. Bu şekilde 5.5 milyon kilometrekarelik (2,1 milyon mil kare) alan hava modifikasyonu çalışmaları için ayrıldı. Devlet Konseyi’nden yapılan bir açıklamaya göre Çin, 2025 yılına kadar “gelişmiş bir hava modifikasyon sistemine” sahip olacak. Önümüzdeki beş yıl içinde, hava modifikasyonu ile yağmur veya kar yağışının sağlanacağı toplam alan 5,5 milyon km2’ye ulaşması hedeflenirken , 580.000 km2’nin (224.000 mil kare) üzeri bir alanda dolu önleme çalışmaları için kullanılacak. Açıklamada, programın afet yardımı, tarımsal üretim, orman ve mera yangınlarına acil müdahale ve alışılmadık derecede yüksek sıcaklıklar veya kuraklıklarla başa çıkmada yardımcı olacağını da sözlerine ekledi. Çin’in hava koşullarını kontrol edebilme programı yeni bir uygulama değildir. Tarım alanlarını korumak , önemli hava olaylarını engellemek ve açık bir gökyüzü oluşturabilmek için uzun zamandır havayı kontrol etmeye çalışmaktadır. 2008 Pekin Olimpiyatları öncesinde hava kirliliğini azaltabilmek ve spor yarışmalarında eşit rekabet koşulları yaratabilmek ve yağmur yağmasını engelleyebilmek için bulutları tohumladı. Artık, Çin’in başkentinde düzenlenen önemli siyasi ve ekonomik toplantılar, hem hava modifikasyonu ile hava […]
HAVACILIK METEOROLOJİSİ VE EKSTREM METEOROLOJİK KOŞULLARIN HAVACIKTAKİ ÖNEMİ Havacılık Meteorolojisi, her türlü hava taşımacılığında ihtiyaç duyulan yaygın, güvenli, süratli ve standartlara uygun meteorolojik bilgilerle, bunların temin edilmesi için işletme ve planlama hizmetlerini kapsayan bir bilim dalıdır. Uçuş faaliyetlerinin sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesi açısından tüm meteorolojik parametrelerin gözlemlenmesi amacıyla ICAO kriterlerine göre her havalimanında meteorolojik bilgi taleplerini karşılayabilecek ofislerin bulunması zorunlu kılınmıştır. Şikago Sözleşmesinin 37. maddesi gereğince meteorolojik hizmetlerle ilgili uluslararası standartlar ve uygulamalar ile kod sistemleri, Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO) tarafından ilk kez 16 Nisan 1948 tarihinde onaylanmış ve sözleşmenin EK-3’ü (Annex-3) olarak yayınlanmıştır. Havaalanlarının meteorolojik destek hizmeti talepleri Meteoroloji Genel Müdürlüğünce (MGM) Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) ve Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü (ICAO) standartlarında karşılanmaya çalışılmaktadır. Meteorolojik hizmetlerin yürütülmesinden ve ihtiyaç duyulan tüm meteorolojik bilgilerin yayınlanmasından sorumlu Meteoroloji Genel Müdürlüğü, yaygın ve güncel teknoloji kullanımında Türkiye’nin önde gelen kurumlarından birisidir. Üyesi olduğu uluslararası kuruluşlarla yürüttüğü yoğun iş birliği sayesinde dünyadaki gelişmeleri yakinen takip etmekte ve havacılık sektörü gibi pek çok sektör ihtiyacına cevap verecek özel uydu ve radar ürünleri ile beraber sayısal hava tahmin modeli çıktıları üretmektedir. Meteorolojik koşullar, uçuşların planlama, icra ve uçuş sonrası safhalarında dikkatle takip edilen en önemli faktörlerdendir. Bunlarla beraber doğal afetlerin (deprem, sel, vb.), volkanik aktiviteye bağlı kül […]
Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, bugün 27 Aralık ta (1919 tarihinde) Ankara‘ya gelerek Kurtuluş Savaşı’nın temellerini attı ve aynı zamanda TBMM‘nin kuruluşunun çalışmalarına önderlik etti. Ülkemizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü bu vesile ile saygı, rahmet ve minnetle anıyoruz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Dünya Meteoroloji Örgütü, La Niña ile ilgili hazırlıkları çerçevesinde La Nina etkilerini en aza indirmek için hükümetlere, Birleşmiş Milletlere ve iklime duyarlı sektörlerdeki paydaşlara verdiği desteği arttırdı.. Ekim ayında, WMO, La Niña’nın geliştiğini ve gelecek yıla kadar devam etmesinin beklendiğini, dünyanın birçok yerinde sıcaklıkları, yağışları ve fırtına modellerini etkileyeceğini açıklamıştı. Ekvator bölgesinde Pasifik deniz yüzeyi sıcaklıkları Ekim ayından bugüne daha da soğudukça La Niña, güçlenmeye devam etti. Birçok Ulusal Meteoroloji ve Hidroloji Servisi (NMHS), okyanus ve atmosferik göstergelerin artık La Niña olayının olgunlaştığını ve çoğu modele göre Aralık veya Ocak’ta yoğunluğun zirveye çıkmasının beklendiğini bildirdi. Bu nedenle, Avustralya Meteoroloji Bürosu, model görünümlerinin La Niña’nın zirveye yaklaştığını ve güney yarımkürenin sonlarında yaz veya sonbaharın başlarında olasılıkla nötr koşullara geri döneceğini belirtiyor. NOAA İklim Tahmin Merkezi ve Uluslararası İklim ve Toplum Araştırma Enstitüsü tarafından yayınlanan en son güncelleme de, La Niña nın % 95 olasılıkla Mart 2021’e kadar devam etmesinin beklenildiği belirtildi. Hava durumu modelleri üzerindeki etkileri La Niña, hava durumumuzu etkileyen bir dizi iklim faktöründen sadece biridir. Diğer örnekler arasında Hint Okyanusu Dipolü, Madden-Julian Salınımı ve Güney Yıllık Modu bulunmaktadır. Bu nedenle, La Niña’nın beklenen etkilerini tahmin etmek biraz karmaşık olabilir. Tek başına bir La Niña olayının gücü, yağış veya sıcaklıktaki […]
Sevgili Meslektaşlarımız: Odamızın düzenli aktivitelerinden biri daha 25 Aralık 2020 Cuma günü, Saat 20.00 – 22.00 arasında gerçekleştirilecektir. Panelimizin konusu ” Havacılık Meteorolojisi ve Ekstrem Meteorolojik Koşulların Havacılıktaki Önemi ” olarak belirlenmiştir. Bu konuyu seçmemizin temel amacı: Her ne kadar Pandemi nedeniyle süreç geçici olarak durakmış olsa da ,Havacılık sektörü dünyada en hızlı gelişen ulaşım sektörlerinden biridir. Hayatın hemen her alanına hizmet sunan Meteoroloji Biliminin de belki de en fazla hizmet sunduğu sektörlerden biri de tartışmasız “Havacılık sektörü” dür. Gelişen Teknolojiye rağmen ekstrem meteorolojik koşullar havacılık sektörünü çok yakından ilgilendirmektedir. Görünen odur ki; iklim değişikliği ile ilgili şiddet ve süre ile ilgili meteorolojik parametrelerdeki zamansal ve alansal değişimler başta olmak üzere bir çok nedenden dolayı da yakın bir gelecekte de etkilemeye devam edecektir. Panelistlerimiz; Bahadır GİDEN : Meteoroloji Mühendisi -THY Emekli Yönetici Prof. Dr. İsmail GÜLTEPE: ONTECHU( Kanada), NDU (USA), THK Üniversitesi Sezel KARAYUSUFOĞLU UYSAL : Meteoroloji Mühendisi – MGM Prof. Dr. Ş. Sibel MENTEŞ : İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü MODERATÖR: Prof. Dr. Ş. Sibel MENTEŞ – İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Özellikle MGM de çalışan genç meslektaşlarımızın büyük bir çoğunluğu havacılık sektörüne hizmet üreten Meydan Meteoroloji İstasyonlarında görev yapmaktadır. Bu nedenle kendilerine yararlı bilgilerin sunulacağı bir panel olacağını umuyoruz. Başta […]
Sarıkamış’ta 60 bini donarak olmak üzere 78 bin şehit verdik. 1914 yılının 15-22 Aralık tarihleri arasında, Sarıkamış yakınındaki Allahuekber dağlarında, Kars’ı Ruslardan geri almak için harekata katılan 60 bin askerimiz donarak öldü 22 Aralık 1914 tarihinin yıldönümünde Sarıkamış’ta can veren Şehitlerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Sevgili Meslektaşlarımız: Odamızın sürekli aktivitelerinden biri daha 26 Aralık 2020 Cumartesi Günü Saat 20.00 de “Anadolu’dan Dünyaya Ezgiler – Çetin Gül Bağlama Resitali ” adıyla gerçekleştirilecektir. SANATÇIMIZI KENDİ ANLATIMI İLE TANIYALIM: Sanatçımız Çetin GÜL 1967 yılında İstanbul’da doğdu ve tüm eğitimini İstanbul’da tamamladı. İstanbul Maçka Teknik Okulları Elektronik Bölümü ve Arkasından İstanbul Teknik Üniversitesi Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliğinden mezun oldu. 1990 yılından beri DSİ Genel Müdürlüğü hizmetinde Baraj, Hidroelektrik Santral vb gibi su ve enerji yapılarının işletilmesi konularında Meteoroloji Mühendisi olarak görev yapmaktadır. Mühendisliğinin dışında çocukluğundan beri bağlama, Halk kültürümüz, müzik ve sanat ile iç içe olan sanatçımız, bir çok üniversite, kültür merkezi ve Garnizon Komutanlıklarında Konserler, konferans ve resital vermiş, sayısız sahne programı gerçekleştirmiş, çeşitli kurumlar tarafından nice şükran ve takdir belgesi, teşekkür plaketi ile ödüllendirilmiş, çeşitli TV, Radyo ve Gazete haberlerine konuk olmuştur. İTÜ Kültür Sanat Birliği Öğrenci Başkanlığı ve TMMOB Meteoroloji Mühendisliği Odası Başkanlığı da yapmış olan sanatçımız, kendisini Yunus Emre’den Aşık Veysel’e, Pir Sultan Abdal’dan Ruhi Su’ya , Tanburi Cemil Bey’den Orhan Gencebay’a, Münir Nurettin Selçuk’tan Zeki Müren’e uzanan köklü bir geleneğin naçizane bir yolcusu ve yorumcusu olarak görmektedir. Yeni yıla girmeye az bir zaman kala, yılbaşı tadında bir gece olacağını umduğumuz, meslektaşımız […]
Deniz Seviyesi Projeksiyonları San Francisco’nun Uyum Planlamasına Yön Veriyor Alan Buis,NASA’s Jet Propulsion Laboratory San Francisco Şehri ve civarı için bir kamu hizmetleri planlayıcısı olan David Behar, deniz seviyesinin yükselmesiyle ilgili en son bilgilere erişimin hem işi hem de şehri için çok önemli olduğunu ifade ediyor. Behar, San Francisco Kamu Hizmetleri Komisyonu’nun iklim programı direktörüdür. En son iklim bilgilerini takip ediyor ve hem bir mühendis hem de planlamacı olarak ekibi ile birlikte çalışarak bu çalışmanın ajans ve diğer şehir departmanları için uygulanmasına liderlik ediyor. Çalışmaları, Su İdaresi İklim İttifakı’nın kurucu başkanı olarak uzmanlığının onu iyi hazırladığı bir rol olan şehrin su kaynağının savunmasızlığını değerlendirmeyi içeriyor. İttifak, Amerika Birleşik Devletleri’nde 50 milyondan fazla Amerikalıya içme suyu sağlayan su kurumlarına iklim değişikliği konularında liderlik ve işbirliği sağlıyor. Behar, “Odak noktam adaptasyon planlaması” dedi. “İklim değişikliğinin etkilerine hazır olmak için ne yapmamız gerekiyor? Ne tür belirsizliklerle karşı karşıyayız? “ Deniz seviyesinin yükselmesinden kaynaklanan mevcut ve gelecekteki tehditleri anlamak ve planlamak için, San Francisco Kamu Hizmetleri Komisyonu, geleneksel olarak, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC), Ulusal Araştırma Konseyi (NRC) ve Ulusal Araştırma Konseyi’nin küresel gözlemlerine ve tahminlerine büyük ölçüde önem vermektedir. Bilimsel tahminler tipik olarak karar vermeyi zorlaştıran belirsizlikler içerdiğinden Behar, karşılaştıkları kısa ve orta […]
ŞİMDİ KURAKLIK, PEKİ YA SONRA? HİDROLOJİK KURAKLIK 2020 yılında ülkemizde hidrolojik kuraklık, bazı bölgelerimizde oldukça fazla hissedildi. Özellikle 3 büyük kentimiz olan İstanbul, Ankara ve İzmir’deki içme suyu barajlarındaki doluluk oranları tehlikeli düzeylere düştü. İlgililerin zaman zaman yaptığı açıklamalara göre bu üç büyük kentimizde en fazla 3 ila 6 aylık içme suyu rezervlerinin kaldığı ifade edildi. Hidrolojik kuraklık ülkemizde özellikle baraj doluluk oranlarından hareketle ifade edilmeye çalışılmaktadır. Doluluk oranları ile hidrolojik kuraklık belirlenmesi bizleri yanılgıya götürebilir. Çünkü; bazı içme suyu barajlarına başka havzalardan su takviyesi yapılmaktadır. Yani kendi havzalarından gelen doğal akımların yanında komşu havzalardan su takviyesi yapıldığı için barajların doluluk oranları kuraklık konusunda doğru yaklaşımı vermeyecektir. Bazen de beklenmedik göç hareketleri (Suriye iç savaşından kaçan sığınmacıların büyük şehirlerimizde yoğunlaşması gibi) planlanandan daha fazla su çekilmesine sebep olmaktadır. Bu nedenle hızla düşen baraj doluluk oranları, çok kurak bir periyot yaşanmasa dahi kurak bir yıl geçiyor yanılgısına neden olmaktadır. Hidrolojik kuraklığın tespit ve takip edilmesinin en doğru yöntemi Akım Gözlem İstasyonları (AGİ) vasıtasıyla suyun seyrinin takip edilmesidir Şekil: 1 Akım Gözlem İstasyonu (AGİ) (DSİ Arşivi-2020) AGİ ile suyun, günlük, aylık ve yıllık takibi yapılabilmektedir. AGİ’ler, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü tarafından kurulup işletilmektedir. Ülkemizde 1330 adet AGİ işletilmekte olup bunun […]
Fotograf: Mr. Domcar Lagto (Philippines) Lightning DragonYer: Nasugbu Batangas, Philippines KAYNAK : WMO
Fotoğraf: Mr.Taeksu Kim (Kore Cumhuriyeti) Stepping CloudsYer: Gyeongju, Kuzey Gyeongsang Eyaleti, Kore Cumhuriyeti Fotograf: Ms. Emili Vilamala (Spain) Hail cloudYer: Sant Bartomeu del Grau, Barcelona KAYNAK : WMO
Uzaydan COVID-19 Pandemisini Görmek Abigail Seadler NASA’nın Yer Bilimleri Bölümü COVID-19 salgınını ile ilgili yaşanan ekonomik ve sosyal problemler, en azından kısa vadede Dünya’nın çevresinde gözle görülür değişikliklere yol açtı. NASA araştırmacıları, havamız, toprağımız, suyumuz ve iklimimiz üzerindeki bu etkileri izlemek için uydu ve yer tabanlı gözlemleri kullandı. Bu veri kümeleri, ücretsiz ve herkese açık bir çevrimiçi gösterge panosunda toplandı. San Francisco, Kaliforniya Üzerinde Azot Dioksit SeviyeleriBir hava kirleticisi olan nitrojen dioksit (NO2), pandemi sırasında kentsel alanlarda önemli ölçüde azaldı. Yukarıdaki soldaki resim, son 5 yılda San Francisco’daki ortalama NO2 seviyelerini ve sağdaki resimde Mart 2020’de San Francisco’daki NO2 seviyelerini gösteriyor. Bu veriler NASA’nın Ozon İzleme Cihazından (OMI) alınmıştır. Kaynak: NASA COVID-19 Gösterge Tablosu NASA COVID-19 Dashboard, Dünya gözlemi yapan uydular, Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki aletler ve hassas yer tabanlı ağlar tarafından toplanan verileri içerir. Küresel haritalar, denizcilik ve inşaat faaliyeti gibi ekonomik göstergeler ve su kalitesi ve iklim değişiklikleri gibi çevresel faktörler dahil olmak üzere çeşitli gözlemlenebilir değişiklik kategorileri tarafından aranabilir. Veri katmanlarını kendiniz araştırın veya NASA Dünya bilim insanlarının pandeminin Dünya sistemi üzerindeki etkilerini nasıl inceledikleri ve nasıl öğrendiklerine dair rehberli bir tura katılın. NASA bilim adamları, Dünya sistemindeki COVID ile ilgili değişiklikleri araştırmak için birçok farklı araç, veri […]
2021 takvimimiz için kazanan fotoğrafları sunmaktan mutluluk duyuyoruz! 70 kısa listeye alınmış fotoğraf üzerinde yapılan halk oylamasının ardından, meteorologlardan ve fotoğrafçılardan oluşan bir WMO jürisi takvim için 13 fotoğraf (ayda bir, artı kapak fotoğrafı) seçti. Nihai seçim oylara, fotografik liyakate ve meteorolojik ilgiye dayanıyordu. Jüri ayrıca, WMO’nun Birleşmiş Milletler örgütü statüsüne uygun olarak coğrafi ve bölgesel dengeyi de dikkate aldı. Son seçim, sunulan 1 000’den fazla fotoğrafın birçoğunun olağanüstü kalitesi nedeniyle son derece zor oldu. Daha fazla fotoğraf seçebilmeyi dilerdik. WMO Sekreterliği olarak bizim için fotoğraf yarışmasını düzenlemek bir ayrıcalık ve gurur kaynağıdır. Fotoğraflarını bizimle paylaşan herkese çok teşekkür ediyoruz. Facebook ve Instagram sayfamızda favori fotoğraflarına oy veren binlerce kişiye de teşekkür ederiz. Kısa listeye alınmış 70 fotoğraftan olabildiğince fazlasını web sitemizde ve sosyal medya kanallarımızda göstermeye ve Birleşmiş Milletler ortaklarımızla paylaşmaya çalışacağız. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
Sevgili Meslektaşlarımız: Odamızın Kadın Çalışma Komisyonu tarafından düzenlenen aktivite 18 Aralık 2020 tarihinde, Saat 20.30 – 22.00 Saatleri arasında gerçekleşecektir. Konusunda Uzman Psikologlar tarafından gerçekleştirilecek Etkinliğimizin konusu ” Mobbing ” olarak belirlenmiştir. Panelistlerimiz; Nilay ABINIK : Psikolog Suna ALPASLAN : Psikolog TARİH : 18 ARALIK 2020 CUMA GÜNÜ SAAT : 20.30 – 22.00 Dinlemekten keyif alacağınız, İş hayatınız başta olmak üzere tüm yaşamınızda faydalanacağınız bilgilerin verildiği bir etkinlik olacağına inanıyoruz. Başta tüm meslektaşlarımız olmak üzere konuya ilgi duyan herkesin katılımını bekliyoruz. Link: Meteoroloji Mühendisleri Odası is inviting you to a scheduled Zoom meeting. Topic: Kadın Çalışma Komisyonu Etkinliği- Mobbing Nedir?Time: Dec 18, 2020 08:30 PM Istanbul Join Zoom Meetinghttps://zoom.us/j/93194846456?pwd=VUFvZ29lSFdUOWhoUnBPNkV6QjBQZz09 Meeting ID: 931 9484 6456Passcode: mobbing One tap mobile+16465588656,,93194846456#,,,,,,0#,,5863628# US (New York)+16699009128,,93194846456#,,,,,,0#,,5863628# US (San Jose) Dial by your location+1 646 558 8656 US (New York)+1 669 900 9128 US (San Jose)+1 253 215 8782 US (Tacoma)+1 301 715 8592 US (Washington D.C)+1 312 626 6799 US (Chicago)+1 346 248 7799 US (Houston)Meeting ID: 931 9484 6456Passcode: 5863628Find your local number: https://zoom.us/u/aNEQdwIw3 TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
İnsanlardan Kaynaklanan Gürültü ve Işık Kirliliği Kuşların Üremesini Etkiliyor.. California Polytechnic Eyalet Üniversitesi’ndeki bir ekibin Nature dergisinde 11 Kasım’da yayınlanan yeni araştırmasına göre, insan kaynaklı gürültü ve ışık kirliliği, kuş komşularımız için sorun yaratıyor. Araştırmacılar, NASA uydu verilerini kullanarak, gürültü ve ışığın Kuzey Amerika’daki kuş üremesini nasıl olumsuz etkilediğine dair “kuşbakışı ” bir görüntü elde ettiler. Ekip ayrıca, bu faktörlerin kuşların iklim değişikliğinin etkilerine verdiği tepkiyle etkileşime girebileceğini ve hatta bunları maskeleyebileceğini keşfetti. Kuş popülasyonları, son birkaç on yılda yaklaşık yüzde 30 azaldı. Düşüşe neyin yol açtığını anlamaya ve eğilimi tersine çevirmeye çalışan bilim adamları ve arazi yöneticileri, son araştırmalar bu stresörlerin belirli kuş türlerine zarar verebileceğini öne sürene kadar gürültü ve ışık kirliliğinin etkilerini büyük ölçüde gözden kaçırdılar. 2011 yılında NASA-Ulusal Okyanus ve Atmosfer Birliği (NOAA) Suomi Ulusal Kutup-Yörüngeli Ortaklığı (NPP) uydusunda Visible Infrared Imaging Radiometer Suite (VIIRS) cihazının kullanılmasından önce, yüksek çözünürlüklü ışık kirliliği verileri mevcut değildi. Bu yeni çalışma, VIIRS verilerini kullanarak kıta çapında bir resim üretilmesini sağladı. Çalışma, yukarıda gösterilen kül boğazlı sinekkapan da dahil olmak üzere 142 Kuzey Amerika kuş türüne odaklandı.Fotoğraf: David Keeling / California Polytechnic Eyalet Üniversitesi Kaliforniya Polytechnic Eyalet Üniversitesi, San Luis Obispo, Kaliforniya’da bir biyolog olan Clint Francis, “Çalışmamız, insan faaliyetlerinden […]
Sevgili Meslektaşlarımız: Odamızın düzenli aktivitelerinden biri daha 15 Aralık 2020 tarihinde, Saat 20.30 da gerçekleşecektir. Söyleşimizin konusu ” Şimdi Kuraklık . Peki Ya Sonra ?” olarak belirlenmiştir. Bu konuyu seçmemizin temel amacı: MGM nin kuraklık Analiz Haritalarını yayınladıktan sonra, Kuraklık Konusunun Kamuoyunun dikkatini çekmesi ve Özellikle büyükşehirler başta olmak üzere yerleşim merkezlerine içme suyu sağlayan barajlarda su seviyelerinin kritik seviyelere indiğinin fark edilmiş olmasıdır. Kuraklık Konusu yakın gelecekte gündemdeki yerini korumaya devam edecek gibi görünmektedir. Panelistlerimiz; Ziyaattin DURMAZ : Meteoroloji Mühendisi Doç.Dr. Barış ÇALDAĞ :İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Ahmet Faruk ÖZTÜRK : Meteoroloji Mühendisi Serdar KALKAVAN: Meteoroloji Mühendisi MODERATÖR : Namık CEYHAN Meteoroloji Mühendisi TARİH : 15 ARALIK 2020 SALI GÜNÜ SAAT : 20.30 Dinlemekten keyif alacağınız bir söyleşi olacağına inanıyor ve başta tüm meslektaşlarımız olmak üzere konuya ilgi duyan herkesin katılımını bekliyoruz. Link: Deniz Demirhan is inviting you to a scheduled Zoom meeting. Join Zoom Meetinghttps://itu-edu-tr.zoom.us/j/96591793694?pwd=OTlyZUY4UjQ0d1ZqWHpqd0NEbmlrQT09 Meeting ID: 965 9179 3694Passcode: 128610One tap mobile+13462487799,,96591793694# US (Houston)+14086380968,,96591793694# US (San Jose) Dial by your location+1 346 248 7799 US (Houston)+1 408 638 0968 US (San Jose)+1 646 876 9923 US (New York)+1 669 900 6833 US (San Jose)+1 253 215 8782 US (Tacoma)+1 301 715 8592 US (Washington D.C)+1 312 626 6799 US (Chicago)Meeting […]
TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası II. Başkanı İsmail Küçük İstanbul ve Ankara barajlarının alarm verdiği bir dönemde kuraklığın doğal bir olay olduğuna değinerek, “Kuraklığı doğal afete dönüştüren su yönetiminin akılcılıktan uzak bir anlayışla yürütülmesidir” görüşünde bulundu. Barajın suyu azalınca Midyeler ortaya çıktı Uğur DUYAN ANKARA (Anayurt) – Türkiye’de yağışsız geçen aylar kuraklık konusunu gündemin üst sıralarına taşırken Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan meteorolojik kuraklık haritaları da tehlikenin boyutlarını gözler önüne serdi. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün üç aylık kuraklık haritalarına göre, Türkiye’nin önemli bir bölümünün yağış almadığı, olağanüstü, çok şiddetli ve şiddetli kuraklık yaşandığı görüldü. TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası II. Başkanı İsmail Küçük, büyük kentlerin şebeke suyunun temin edildiği barajlar kadar bugün kentleşmeye açılarak yok edilen su havzalarının da ranta kurban edilmesinin kuraklığı tetikleyen bir neden olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Mithat Kadıoğlu’nun ‘Türkiye’de akıl kuraklığı var’ sözünden hareketle büyük kentlerde baş gösteren kuraklık riskinin akılcı su yönetiminden uzaklaşmanın bir sonucu olduğunu söyledi. HAVZALAR YAPILAŞMAYA AÇILDI Küçük, su depolama yönetmelerinin belli bir metotla yapıldığını ve suya duyulan ihtiyaç kadar, depolanan suya ihtiyaç duyulacak zamanın da önemine işaret ederek, şunları kaydetti: “Baraj inşaatlarında dikkat edilmesi gereken doğanın da bir kaldırma gücü olduğu gerçeğidir. Bir yapının da kaldırma gücü vardır ve bunun üstüne yük bindiği […]
2020 Yılı SONBAHAR MEVSİMİ Sıcaklık Değerlendirmesi 2020 yılı Sonbahar Mevsiminde (Eylül, Ekim, Kasım Ayları) ortalama sıcaklıklar yurdumuzun tamamında uzun yıllar(1981-2010) ortalama sıcaklığın üzerinde geçmiştir. Uzun yıllar Türkiye’nin Sonbahar Mevsimi ortalama sıcaklığı 14.8°C iken, 2020 yılı Sonbahar Mevsiminde ortalama sıcaklık 17.3°C ile uzun yılların 2.5°C üzerinde gerçekleşmiştir.. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
İKLİM ZİRVESİ 2020 Birleşmiş Milletler, Birleşik Krallık ( İngiltere) ,Fransa, Şili ve İtalya ile ortaklaşa 2020 İklim Tutkusu Zirvesi’ne ( Climate Ambition Summit 2020 ) ev sahipliği yapmaktan gurur duymaktadır. Bu, önümüzdeki yıl Kasım ayında Glasgow’da İngiltere’nin ev sahipliği yapacağı COP26’ya giden yolda önemli bir adımdır. 12 Aralık 2015’te kabul edilmesinden beş yıl sonra, iklim değişikliğiyle mücadele etmek ve Paris Anlaşması’nın koşullarını yerine getirmek için yeni taahhütler vermeye hazır liderleri bir araya getiriyoruz. Dünya koronavirüsle uğraşırken, hükümet, iş dünyası ve sivil toplum liderleri bu çevrimiçi zirvede bir araya geleceklerdir. Ancak bilim her zamankinden daha acil olarak bize küresel sıcaklıktaki artışı 1.5 ° C ile sınırlamamız gerektiğini söylüyor. İklim değişikliğinin durmayacağını biliyoruz. Şimdi geleceği daha iyi inşa edebilmemiz için, gezegenimiz için, birlikte harekete geçilmelidir. İklim Tutkusu Zirvesi 2020’de ülkeler, Paris Anlaşması’nın üç ayağı altında yeni ve iddialı taahhütler belirleyecek: azaltma, uyum ve finansman taahhütleri. Bu yeni ve iddialı taahhütler, net sıfır emisyona giden yolumuzu belirleyecektir. Ulusal Olarak Belirlenecek Katkılar, Uzun Vadeli Stratejiler şeklini alacak; iklim finansmanı taahhütleri en savunmasız olanları desteklemek ve iddialı uyum planlarının temel politikalarını oluşruracaktır. Bu taahhütler, COVID-19′ a dirençli ve çevreci bir ortama doğru ilerlemeye yardımcı olacaktır. İklim değişikliğinin etkileri tüm toplumda hissediliyor. Zirve, çoğu iklim değişikliğinin […]
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu İstanbul’daki barajların doluluk oranlarını ve kuraklık tehlikesini SÖZCÜ’ye değerlendirdi. Kadıoğlu, “Kış kuraklığı ve kar kuraklığı ve su yönetiminde zihinsel kuraklık yaşıyoruz bu 3 kuraklık bir araya geldiği zaman sıkıntı oluyor” dedi. Azalan yağışlar, kuraklık endişesini doğurdu. İSKİ Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre, dün itibariyle İstanbul’a verilen su miktarı: 2 milyon 779 bin metreküp. Bugün itibariyle de içme suyu kaynaklarımızın doluluk oranı yüzde 22,15. Barajlardaki alarmı İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu’na sorduk. Özellikle İstanbul’da artan nüfus yoğunluğunun yaklaşan su krizine büyük oranda etki ettiğini belirten Kadıoğlu, “Kış kuraklığı ve kar kuraklığı ve su yönetiminde zihinsel kuraklık yaşıyoruz bu 3 kuraklık bir araya geldiği zaman sıkıntı oluyor” şeklinde konuştu. “DOLULUK ORANLARI, YAĞIŞLARI GÖSTERMEZ” İstanbul’daki barajların bildirilen doluluk oranlarına bakarak yağışları değerlendiremeyeceğimizi ifade eden Kadıoğlu, “İstanbul’daki barajların doluluk oranları, İstanbul’daki yağışları göstermez. Çünkü İstanbul’daki barajlar dışarıdan su taşınan barajlar. Istranca’dan Düzce’ye kadar bölgenin suları taşınıyor bu barajlarda depolanıyor. O yüzden bu barajların su seviyelerine bakarak İstanbul’da yağışların çok kurak olduğunu söyleyemeyiz. Doğal bir baraj su seviyesi değil onlar. Bulgaristan sınırından Bolu’ya kadar bölgesel bir kuraklık var. Bütün bölgenin suyunu topladığınız için bütün bölgenin durumunu gösteriyor” diye konuştu. “YEREL […]
Bölüm başkanı hocamız Prof. Dr. Ahmet Duran ŞAHİN’i bizde kutluyoruz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
KİTAP TANITIMI “Bilgi Merkezlerinde Risk ve Kriz Yönetimi” isimli kitabını kısaca sizlere tanıtalım. Kitabın önsözünü Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu hocamız yazmış. Kitapta meslektaşımız ve Odamızın 29. Dönem Başkanı Ahmet Köse “İstanbul Sel ve Su Baskınları Operasyon Planı” nı yazdı. Nükleer serpinti, salgın hastalıklar, Taşkın vb. konularda mesleğimiz yakından ilgilendiren 14 farklı konuda birbirinden kıymetli üniversite hocaları ve konusunda uzman kişilerin yazdığı yazılardan oluşan kitap Aralık 2020 itibariyle Hiper Yayınlarından satışa sunulmuştur. “Bilgi Merkezlerinde Risk ve Kriz Yönetimi” kitabı uluslararası yayın evi statüsündeki Hiper Yayın’dan yayınlanarak araştırmacıların ilgisine sunulmuştur. Bilgi merkezleri; bilgi taşıyıcılarının belli bir amaca yönelik olarak toplandığı hiçbir kayba uğramaksızın korunduğu, arandığında en kolay bulunabilecek tarzda düzenlendiği ve optimum kullanımı ile bilgi akışının kesintisiz oluşumunun sağlandığı merkezlerdir. Kitabın çıkış noktası “bilgi merkezi yalnız dört duvardan ibaret bir bina değildir” sözü oldu. Bugüne kadar afet yönetimi ile ilgili birçok yayın elinize geçmiş olabilir. Ancak konunun bilgi merkezleri risk ve kriz yönetimi konseptinde, alanında uzman araştırmacılar tarafından ele alınması ilk kez gerçekleşmektedir. Her kurum ve kuruluşu tehdit eden acil durum ve afetler bilgi merkezlerinde de olumsuz etkilere neden olabilmektedir. Olası bir acil durum öncesi risklerin belirlenmesi, hassas bölgelerin saptanması, plan ve senaryoların geliştirilmesi, bilgi yönetim ve erken uyarı sistemlerinin tesisi, kaynaklar açısından hazırlıklı hale […]
Kuraklıkla ilgili nihayet en yetkili ağızdan bir uyarı geldi. Cumhurbaşkanımız “kuraklık kendini iyice gösteriyor, suyu tasarruflu kullanın” diyerek herkesi en tepeden uyardı. Bu uyarı ve Meteoroloji Genel Müdürlüğünün (MGM) kuraklık haritasından sonra telefonlar artık kuraklık diye çalıyor. Bu koronalı günlerde “hadi filanca barajın oraya gidelim bize röportaj ver” diyen basın emekçilerine kızmıyorum. Ama “iklim değişti kuraklık oldu” demeseler. Buna kızıyorum işte. Kuraklık, dünya var olduğundan beri hep vardı. Küresel iklim değişikliği ile kötüleşiyor ve daha da kötüleşecek. Özetle iklimi günah keçisi ilan ederek kolaycılığına kaçmayalım, topu taca atmayalım. Maçka’ya yılda bir gelirim. Çocukluğumum o coşkun dereleri artık yok. Bunun esas ve tek nedeni tatbikî bir doğa olayı olan kuraklık değil. Kuraklık haritasına dönersek meteorolojik kuraklığın Trabzon’un batısında olağan üstü seviyede olduğunu görürüz. Her ne kadar en önemli afet kanunumuz 7269’da kuraklık bir afet olarak sayılmasa da o doğa kaynaklı 31 afetin en tehlikelisidir. Kuraklığın bize göre bir “kusuru” vardır o da binalara zarar vermemesidir… Eğer yetkili biri olsaydım kuraklık için ben ne yapardım? diye bir düşündüm. Öyle herkesin bildiği ve hep yaptığı şeyler değil tabi. Kuraklıkla mücadele için ülkemizde yeni bir yaklaşım/soluk gerek. Şüphesiz artık zor ve geçici bir çözüm olan boru döşeyip su getirmek ya da deniz suyunu arıtmak da […]
7 Aralık 1944 yılında Chicago Anlaşması ile kurulan ve Türkiye’nin de kurucu üyesi olduğu Uluslararası Sivil Havacılık Örgütü( ICAO), kuruluşunun 50. yılı olan 1994 yılında aldığı bir genel kurul kararıyla 7 Aralık’ı Dünya Sivil Havacılık Günü olarak ilan etmiştir. Uluslararası Sivil Havacılık Teşkilatı (ICAO), Uluslararası sivil havacılığın evrensel kurallarını belirleyerek dünya genelinde emniyetli ve düzenli bir şekilde işlemesi amacıyla kurulmuştur.. Meteoroloji Mühendisleri olarak ;Hayatın hemen her alanına olduğu gibi Havacılık sektörüne de uçuşların maksimum düzeyde güvenli ve emniyetli şekilde olması için gerekli meteorolojik ve atmosferik bilgi desteği veriyoruz. Meteoroloji Mühendisleri Odası olarak tüm sektör çalışanlarının ” Dünya Sivil Havacılık Gününü ” kutlarız. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Sevgili Meslektaşlarımız: Odamızın düzenli aktivitelerinden biri daha 05 Aralık 2020 tarihinde gerçekleşecektir. Söyleşimizin konusu ” Dünden Bugüne Meteoroloji Mühendisliği Eğitimi ” olarak belirlenmiştir. Bu konuyu seçmemizin temel amacı: hem bugün mesleğimizi icra eden hem de gelecekte icra edecek olan meslektaşlarımıza , Meteoroloji Mühendisliği Eğitiminin nereden nereye geldiği hakkında bir ışık tutabilmektir. Unutmayalım ki; Geçmişini bilmeyenler bugünü anlayamazlar . Panelistlerimiz;Prof. Dr. Ahmet Duran ŞAHİN : İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süreyya ÖNEY : Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. Selahattin İNCECİK: Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. M. Celal BARLA: Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. Fevzi ERDOĞMUŞ: Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü MODERATÖR : Prof. Dr. Orhan ŞEN İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü TARİH : 05 ARALIK 2020 CUMARTESİ SAAT : 20.00 Dinlemekten keyif alacağınız bir söyleşi olacağına inanıyor ve başta tüm meslektaşlarımız olmak üzere konuya ilgi duyan herkesin katılımını bekliyoruz. Link: Meteoroloji Mühendisleri Odası is inviting you to a scheduled Zoom meeting. Join Zoom Meetinghttps://zoom.us/j/91839166940?pwd=NUNFdG1KellCRElGamhkTDNZVGQ2QT09 Meeting ID: 918 3916 6940Passcode: 347309One tap mobile+16465588656,,91839166940#,,,,,,0#,,347309# US (New York)+16699009128,,91839166940#,,,,,,0#,,347309# US (San Jose) Dial by your location+1 646 558 8656 US (New York)+1 669 900 9128 US (San Jose)+1 […]
Maçka’nın bir köyünden çıkıp Amerika’ya kadar gidip atmosfer ve afet yönetimi okuyunca memleketin havası nerdeyse bizden sorulur hale geldi. Böylece bu günlerde önüne gelen “Türkiye’nin her tarafına çölden virüslü toz geliyormuş ne yapalım ” diye soruyor. Çünkü, Hacettepe Üniversitesi Çevre Mühendisliği bölümünden emekli öğretim üyesi Prof.Dr. Ahmet Cemal Saydam, Pazar gününden itibaren Sahra Çölü’nden çok yoğun toz çıkışı beklentisi olduğuna dikkat çekerek, “Kesinlikle önümüzdeki hafta dışarı çıkmayın. Pencerenizi bile açmayın”demiş Deniz bilimci ve kimyacı Cemal Hoca’yı çok eskiden beri tanırım. Toza kafayı takmış bir kere. Eskiden çöl tozunu uçaklardan havaya savurup yağmur, hatta kar yağdıracağını bile iddia ederdi. Konferanslarda söz alır hocam senin kum, eksi 12 derecede işe yarıyor. Halbuki, eksi 4 derecede işe yarayan başka maddeler var. Senin kumu kim, neden kullansın yaa derdim. Hoca bu tür şeylere hiç aldırış etmez hep benim kumum özel ve hatta gizli bir yerden derdi. Bir de benim adım Cemal, Türk olmasaydım beni el üstünde tutardınız filan deyip işi duygusala da bağlar alkış alırdı. Hoca , çöl tozları olan günlerdeki yağışların çok faydalı olduğunu da söyler. Hz. Mevlana’nın Nisan Yağmuru tası gibi içilmesini de önerirdi. Ayrıca o yağmuru başına sürenin saçları gürleşir, kel ise saçları geri çıkarmış. Ama lütfen dikkat. Hocamızın da saçları […]
İnceleme: Kentsel Yeşillik Sera Gazı Emisyonlarında Şaşırtıcı Bir Rol Oynuyor By Pat Brennan,NASA’s Jet Propulsion Laboratory Yoğun nüfuslu bölgelerde yanan fosil yakıtlar, sera gazı karbondioksit seviyesini büyük ölçüde artırır. En büyük karbondioksit kaynakları otomobil, kamyon, limanlar, elektrik üreten santrallar ve imalat dahil endüstriyel tesislerdir. Kentsel yeşillik, bitki örtüsü öldüğünde ve ayrıştığında atmosfere CO2 ekleyerek toplam emisyonları artırır. Aynı şekilde ; Kentsel bitki örtüsü de fotosentez yaptığında da bu gazı atmosferden uzaklaştırarak toplam ölçülen emisyonların düşmesine neden olur. Kentsel bitki örtüsünün rolünü anlamak, şehirlerin yeşil alanlarını yönetmek ve diğer karbon kaynaklarının etkilerini izlemek için son derece önemlidir. Yakın zamanda yayınlanan bir çalışma, kentsel ortamlardaki genel karbondioksit kaynakları arasında, çürüyen ağaçlar, çimler ve diğer kentsel bitki örtüsünün bir kısmının olduğunu gösterdi. Bu katkı mütevazi düzeyde olmakla birlikte kentsel çevrenin içinde bulunduğu belirlenen ve ölçülen CO2’nin yaklaşık beşte biri mertebesinde olduğu ve mevsime göre değiştiği belirlenmiştir.. Bu, araştırmacıların beklediğinden daha fazlasıdır ve kentsel karbon emisyonlarını izlemenin karmaşıklığının da bir göstergesidir. Çalışmanın arkasındaki ekip, bu keşfi, Dünya atmosferinde doğal olarak oluşan ve büyüdükçe canlılar tarafından emilen nadir bir karbon türü olan karbon-14 ile karbondioksit kaynaklarını izleyerek gerçekleştirdi.. Karbon-14’ün organik malzemelerdeki varlığı, radyokarbon tarihlemesinin temelidir ve fosil yakıtın yanmasıyla üretilen karbondioksiti, bitki örtüsü ve diğer […]
Kuzey Kutbu’ndaki hayvanlar için hayat dengeleyici bir eylemdir. Daha yüksek bahar sıcaklıkları veya sonbaharda daha düşük sıcaklıklar gibi mevsimsel farklılıklar, hayvanlara ne zaman göç edeceklerini, ne zaman çiftleşeceklerini ve ne zaman, nerede yiyecek bulacaklarını da söylemektedir. Yırtıcı hayvanlar ve avları, kuşlar ve memeliler bu doğal programı takip eder ve sadece birkaç gün veya haftalık genel bir değişim, bu hayvanlar ve ekosistemler üzerinde bilinmeyen etkilere sahip olabilir. Kasım’da Science dergisinde yayınlanan ve kısmen NASA Arktik-Boreal Güvenlik Açığı Deneyi (ABoVE) tarafından finanse edilen yeni bir araştırmaya göre mevsimsel zamanlamadaki bu değişiklikler – türler ve popülasyonlar arasında farklılık gösterse de – çoktan başlamış bulunmaktadır. Araştırmacılar, NASA sıcaklığı, yağış miktarı, kar yağışı ve topografik verilerle birlikte 1991’den günümüze kadar yaklaşık yüz türü izleyen 200’den fazla araştırma çalışmasından elde edilen verilerin bir derlemesi olan Arktik Hayvan Hareketi Arşivi’nden (AAMA) verileri analiz ettiler. Kuzey Kutbu hayvanlarının hareket modellerinin farklı şekillerde değiştiğini ve bu durumun tüm ekosistemleri bozabileceğini buldular. İklim Değiştikçe Kutup Hayvanlarının Hareket Modelleri Farklı Biçimlerde Değişiyor Columbus’taki Ohio Eyalet Üniversitesi’nde Profesör ve Çevre Mühendisi olan Gil Bohrer, “Kuzey Kutbu, iklim değişikliğinin belirtilerini çok daha fazla göstermektedir” dedi. Deniz buzu küçülüyor, yağışlar ve kar yağışları değişiyor ve Kuzey Kutbu tundrası bazı yerlerde yeşile, bazılarında ise kahverengiye […]
Sevgili Meslektaşlarımız: Odamızın düzenli aktivitelerinden biri daha 05 Aralık 2020 tarihinde gerçekleşecektir. Panelimizin konusu ” Dünden Bugüne Meteoroloji Mühendisliği Eğitimi ” olarak belirlenmiştir. Bu konuyu seçmemizin temel amacı: hem bugün hem de gelecekte mesleğimizi icra edecek meslektaşlarımıza , Meteoroloji Mühendisliği Eğitiminin nereden nereye geldiği hakkında bir ışık tutabilmektir. Panelistlerimiz; Prof. Dr. Ahmet Duran ŞAHİN : İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Süreyya ÖNEY : Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. Selahattin İNCECİK: Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. M. Celal BARLA: Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Prof. Dr. Fevzi ERDOĞMUŞ: Emekli -İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü MODERATÖR : Prof. Dr. Orhan ŞEN İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü TARİH : 05 ARALIK 2020 CUMARTESİ SAAT : 20.00 Her “yaş ” dan meslektaşımızın izlemekten ve dinlemekten keyif alacağı bir panel olacağına inanıyor ve tüm meslektaşlarımızın katılımını bekliyoruz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Kara delik nedir? Kara delik, ışık dahil hiçbir şeyin kaçamayacağı kadar güçlü bir çekim kuvvetine sahip astronomik bir nesnedir. Bir kara deliğin olay ufku olarak adlandırılan “yüzeyi”, kaçmak için gereken hızın kozmosun hız sınırı olan ışık hızını aştığı sınırı tanımlar. Madde ve radyasyon düşer, ancak dışarı çıkamazlar. İki ana kara delik sınıfı kapsamlı bir şekilde gözlemlenmiştir. Güneş’in kütlesinin üç ila düzinelerce katı olan yıldız kütleli kara delikler Samanyolu galaksimize yayılırken, bizimki de dahil olmak üzere çoğu büyük galaksinin merkezlerinde 100.000 ila milyarlarca güneş kütlesi ağırlığındaki süper kütleli canavarlar bulunur. Bu görüntü, bir sanatçının, göreceli bir jet fırlatarak tepki veren süper kütleli bir kara deliğin ölümcül bir şekilde yakınından geçtiği zaman meydana gelen bir gelgit bozulması olayı kavramıdır. Kara delik nedir? Daha fazla bilgi için : Black Hole’s Dust Ring May Be Casting Shadows From Heart of a Galaxy. ÇEVİRİ: GOOGLE TRANSLATE KAYNAK: NASA
Meteoroloji Mühendisleri Odası ile İTÜ ve Samsun Üniversitesi Öğrenci kulüplerimiz METAR ve MEKAT işbirliğinde düzenlediğimiz, iki haftada bir Cumartesi akşamları yapılan söyleşilerimizin bu haftaki konuğu Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü’nde akademisyen olarak çalışmalarını sürdüren Öğr. Gör. Dr. Emine Ceren EyİGÜLER olacaktır. Emine Ceren EYİGÜLER hocamız katılımcılara ” Uzay Havası ve Etkileri ” konulu bir söyleşi düzenleyecek, ardından sorularınızı cevaplayacaktır. Tüm meslektaşlarımızı, öğrencilerimizi ve konuya ilgi duyanları etkinliğimize davet ediyoruz. 28 Kasım Cumartesi saat 19.0’da Zoom’da görüşmek üzere🤗 Katılım Linkimiz: https://itu-edu-tr.zoom.us/j/95896940720?pwd=MVVldkJRT3pNOHd5dE50SVY0RFpsQT09 Topic: Uzay Havası ve EtkileriTime: Nov 28, 2020 07:00 PM Istanbul Join Zoom Meetinghttps://itu-edu-tr.zoom.us/j/95896940720?pwd=MVVldkJRT3pNOHd5dE50SVY0RFpsQT09 Meeting ID: 958 9694 0720Passcode: 081088 TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Cenevre, 23 Kasım 2020 (WMO) Dünya Meteoroloji Örgütü’ne (WMO) göre , COVID-19 salgını nedeniyle meydana gelen endüstriyel yavaşlama; atmosferde ısıyı hapseden, sıcaklıkları artıran ve daha aşırı hava koşullarına, buz erimesine, deniz seviyesinin yükselmesine ve okyanus asitlenmesi neden olan rekor düzeydeki sera gazı seviyelerini sınırlamadı. COVID-19 pandemisi , birçok kirletici madde ve karbondioksit gibi sera gazlarının emisyonlarını azalttı. Ancak kümülatif geçmişi ve mevcut emisyonların sonucu olarak CO2 konsantrasyonları üzerindeki herhangi bir etkisi olmadı. Aslında karbon döngüsündeki değişim ; normal yıldan yıla gördüğümüz dalgalanmalardan ve bitki örtüsü gibi karbon yutaklarındaki doğal değişkenlikten daha büyük olmadı. WMO Sera Gazı Bültenine göre, karbondioksit seviyeleri 2019’da başka bir büyüme hamlesi gördü ve yıllık küresel ortalama, milyonda 410 ppm lik önemli eşiği aştı. Artış 2020’de de devam etti. 1990’dan bu yana, uzun ömürlü sera gazlarının toplam ışınım zorlamasında (iklim üzerindeki ısınma etkisi) % 45’lik bir artış oldu, CO2 bunun beşte dördünü oluşturmaktadır. “Karbondioksit atmosferde yüzyıllarca ve okyanusta daha da uzun süre kalır. Dünya’nın karşılaştırılabilir bir CO2 konsantrasyonu en son deneyimlediği zaman, sıcaklığın 2-3 ° C daha sıcak olduğu ve deniz seviyesinin şimdi olduğundan 10-20 metre daha yüksek olduğu 3-5 milyon yıl önceydi. WMO Genel Sekreteri Profesör Petteri Taalas; Ancak o zaman dünyamızda 7,7 milyar insan yoktu, […]
Bir ulusun çağdaş ülkeler düzeyine erişebilmesi; ancak eğitim ve öğretimin kaliteli ve bilimsel yöntemlerle yürütülmesi ile mümkün olur. Başta ülkemizin kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere ebediyete intikal eden tüm öğretmenlerimize Allah’tan Rahmet dileriz. Halen hayatta olan öğretmelerimize de bizlerin üzerindeki değeri ölçülemeyecek emekleri için sonsuz teşekkür ederiz. Öğretmenler Günümüz kutlu olsun! TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Arktik İklim Forumu normal kış sıcaklıklarının üzerinde sıcaklıklar bekliyor Kuzey Kutbu İklim Forumu’nun 6. oturumunda üretilen yeni bir mevsimsel iklim görünümüne göre, Kasım-Ocak 2020/2021 için Kuzey Kutbu bölgesinin çoğunda normalin üzerinde sıcaklıklar ve yağış bekleniyor. Bu beklenti, Doğu Sibirya bölgesinde yaz mevsimi süresince rekor kıran sıcaklıkları ve orman yangınlarını desteklemektedir. Kuzey Kutup Bölgesi’nin çoğu alanı için ortalamanın üzerinde yaz mevsimi hava sıcaklıkları gözlendi. Aynı şekilde ;Kuzey Kutbu deniz buzullarının kapladığı alan önemli bir iklim değişikliği göstergesi olarak, uydu gözlemlerinin yapılmaya başlandığı 2012 sonrasında ikinci en düşük değerinde idi. Arktik sıcaklıklar küresel ortalamanın iki katından fazla artmaya devam ediyor. Kuzey Kutbu’nda son 5 yıldaki (2016-2020) yıllık yüzey hava sıcaklıkları 1936’dan beri kaydedilen en yüksek sıcaklıklardı. Bu değişen iklimde Kuzey Kutbu karar alıcılarını desteklemek için, Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) himayesinde Kuzey Kutbu Bölgesel İklim Merkezi Ağı (ArcRCC-Ağı) tarafından toplanan ve yakın zamanda kurulan Arktik İklim Forumu (ACF), Mayıs ayında yaz erimesi ve deniz buzunun parçalanması öncesinde ve Ekim ayında kışın donması ve deniz buzunun geri dönmesi öncesinde iklim görünümü açıklamaları sunmaktadır. Kuzey Kutbu İklimi Forumu, 28-29 Ekim 2020 tarihlerinde Ulusal Hava Servisi (NWS), Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi (NOAA) liderliğinde sanal bir toplantı düzenlendi. Meteoroloji hizmetleri, akademi, denizcilik sektörü, yerli halk ve […]
Dünya Tuvalet Günü: Sürdürülebilir Sanitasyon ve İklim Değişikliği Birleşmiş Milletler, 19 Kasım ” Dünya Tuvalet Günü ” , nedeniyle sanitasyonun önemi ve 4,2 milyar insanın şu anda buna sağlıklı erişimi olmadığı gerçeği konusunda farkındalık yaratmak istemektedir. Sanitasyon Nedir ? Halk sağlığını korumak amacıyla yüzeylerdeki gıda kalıntıları, mikroorganizmalar ve temizlik maddeleri gibi kalıntıların ortamdan uzaklaştırılması işlemlerinin tamamına denir WMO, küresel sanitasyon kriziyle mücadele etmek ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 6 ya göre 2030’a kadar herkes için su ve sanitasyona ulaşmak için harekete geçilmesi ihtiyacını vurgulamak için bu yılki etkinliği düzenleyen BM Su ortaklığının bir parçasıdır. İklim ve su, 2015 yılında uluslararası toplum tarafından benimsenen 17 ortak temadan oluşan paket olan Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin merkezinde yer almaktadır. 2030 yılına sadece 10 yıl kala WMO, su hedefleri konusundaki çabalarını arttırmaktadır. WMO Genel Sekreteri Prof. Petteri Taalas, “Temiz su ve sanitasyona odaklanan Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi 6’nın şu anda yoldan çıktığını görmek gerçekten endişe verici” dedi. “Özellikle Coronavirüs salgınının arka planında, dünya çapında 3 milyar insanın temel el yıkama tesislerinden yoksun olduğunu hatırlamak endişe vericidir. 21. yüzyılda bu durum kabul edilemez. “ Erişilebilir, içilebilir su, insan sağlığı ve refahı ile sürdürülebilir ekosistemler için son derece kritik öneme sahiptir. Bu nedenle, su kıtlığı siyasi ve sosyal huzursuzluğa […]
Odamızın 31. Dönem İl ve İlçe Temsilcileri tamamen gönüllülük esasına göre belirlenmiştir. Genellikle yurdumuzun doğu bölgelerinde görev yapmakta olan, Çalışma hayatına 2020 yılı başında başlayan , il ve İlçe temsilcisi olarak mesleğimizin fark ve farkındalığını arttırma çabalarımızda bizim yanımızda olan genç meslektaşlarımıza yürekten teşekkür ederiz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Odamızın Yayın Kurulu, Onursal Başkanımız Hüseyin Avni SAĞESEN vefat etmeden önce kendilerinden bir yazı rica etmiş idi. Hüseyin Bey de 2013 yılında yapmış olduğu bir konuşma metnini göndermiş ve bunu yayınlayabilirsiniz demiş. Sonuna kadar okumanızı rica ettiğimiz biraz uzunca fakat ülkemizde mesleğimizin geçmişini en iyi anlatan, gerçek bir yaşam hikayesidir. Fizik de temel kuraldır; “Hiç bir şey yoktan var olmaz diye…” Bugünkü meslek odamızın neden ve nasıl kurulduğu. Hangi mücadeleleri, kimler için verdiği konusunda bu yazıyı okuduktan sonra hepimizin, özellikle de genç meslektaşlarımızın çıkartacağı çok dersler olduğunu umuyoruz. Bugünü sağlıklı değerlendirebilmek için geçmişi de iyi bilmek durumundayız. METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI YÖNETİM KURULU BAYANLAR BAYLAR, SAYIN KONUKLARIMIZ, MESLEK ONURUMUZ HOCALARIMIZ, SEVGİLİ ESKİ VE YENİ MESAİ ARKADAŞLARIM HEPİNİZİ SAYGI VE SEVGİYLE SELAMLARIM… Sözlerime başlamadan önce, bana ve benim gibi mesleğin eskimişlerine, ilkleri olmanın verdiği yalnızlıklarla dolu acılar çekmiş ve şimdilerde pili bitmiş eski tüfeklerine, geçmişte hayal bile etmekte zorlandıkları, böylesi günleri yaşattıkları için başta tertip komitelerine ve bütün emeği geçenlere, saygılarımı ve şükranlarımı sunmak isterim. Gazi Mustafa Kemal’ in hafızam beni yanıltmıyorsa ‘Bursa Nutku’ ndaki “YAPTIKLARI İŞİN DOĞRULUĞUNA İNANAN İNSANLAR, ÇALIŞMALARININ DENETLENMESİNDEN, KARŞI FİKİRLER ORTAYA ATILMASINDAN VE TERCİHLERİ ÜZERİNDE MÜNAKAŞA YAPMAKTAN ZEVK ALIRLAR” sözlerini aklımızın bir kenarına kaydedelim. Ordu Lisesi, orta kısım […]
” Hava Durumu ” ve ” İklim ” Arasındaki Fark Nedir? Hava durumu ve iklim arasındaki fark bir zaman ölçüsüdür. Hava durumu, atmosferik koşullarının kısa bir süre içinde oluştuğu durumdur. İklim ise , atmosferin nispeten çok daha uzun süreler boyunca nasıl “davrandığı” dır. İklim değişikliğinden bahsettiğimizde, günlük hava durumunun uzun vadeli ortalamalarındaki değişikliklerden bahsediyoruz. Bugün çocuklar her zaman ebeveynlerinden ve büyükanne ve büyükbabalarından, okula giderken kışın yağan karın her zaman nasıl bellerine kadar geldiğine dair hikayeler dinliyorlar.. Bugün, ABD de Ocak 2005’teki Kuzeydoğu bölgesi haricinde, ülkenin çoğu bölgesinde çocuklar bu tür ciddi karlarla kaplı kışları yaşamadılar. Son kış karlarındaki değişim, ebeveynlerinin gençliğinden beri iklimin nasıl değiştiğini de göstermektedir. Son zamanlarda yazlar daha sıcak geçiyorsa, iklim değişmiş olabilir. Dünyanın çeşitli yerlerinde, bazı insanlar baharın 30 yıl öncesine göre şimdi daha erken geldiğini fark etmişlerdir. Erken bir bahar, iklimde olası bir değişikliğin de göstergesidir. Uzun vadeli iklim değişikliğine ek olarak, daha kısa vadeli iklim değişiklikleri vardır. Bu sözde iklim değişkenliği, El Niño, La Niña, volkanik patlamalar veya Dünya sistemindeki diğer değişikliklerle ilgili periyodik veya aralıklı değişikliklerle temsil edilebilir. Hava Durumu Ne Anlama Geliyor Hava durumu , temelde atmosferin davranış biçimidir. Esas olarak yaşam ve insan faaliyetleri üzerindeki etkilerine göre ele alınabilir. Hava […]
TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
1938-2020 Sevgili Meslektaşlarımız, Odamızın Kurucu Üyesi ve Uzun dönemler Başkanlığını yapmış olan , XVII. Dönem SHP Ordu Millet Vekili , Odamızın Onursal Başkanı Sayın Hüseyin Avni SAĞESEN’i kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz.. Yarın İlk Tören Saat 10.00 da TBMM yapılacaktır. Öğle Namazını müteakip Kocatepe Camisinde Cenaze Namazı Kılınacaktır. Hüseyin Abimize, Onursal Başkanımıza, Allahtan Rahmet , Kederli Ailesine ve yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz. Başımız Sağolsun TMMOBMeteoroloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu.
DÜNYA ŞEHİRCİLİK GÜNÜ 8 Kasım tarihi, 1977 yılından beri ” Dünya Şehircilik Günü ” olarak kutlanmaktadır. Ülkemizde de bu kutlamalara kamu kurum ve kuruluşları, mesleki örgütler ve akademik düzeyde katılımlar sağlanmaktadır. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki ; İnsanlar var oldukları ilk andan itibaren Atmosfer ile etkileşim içinde olmuşlar ve etraflarında bulunan canlı-cansız varlıkları inceleyerek bunların durumlarına göre atmosferin değişimini tahmin etmeye çalışmışlardır. Bunun için bazen ” Ay ” bazen ” Güneş ” bazen kuşlar, bazen karıncalar, bazen evcil hayvanlar ,bazen ağaçlar, bazen bitkileri inceleyerek atmosferin değişimini tahmin etmişlerdir. Modern Meteoroloji Bilimi ile birlikte insanlı- insansız gözlem istasyonları, uydular, radarlar, radyosonde , rawinsonde istasyonları, şamandıralar, gemiler ve uçaklar ile global ölçekli gözlem ve analizler ile çok daha büyük doğruluk oranı ile hava tahminleri yapmaya başlamıştır. Modern Meteoroloji Biliminin Şehircilik ile ilgilenmesi 1950 li yıllardan itibaren başlar. Sanayileşme ile şehirlere göçler başlamış, şehirlerde yaşayan insan sayısı hızla artmıştır. Bu tarihlerde Kırsal ( Rural ) ve Şehir ( Urban ) kavramları hayatımıza girmiştir. Çalışmalar göstermiştir ki; Aynı hava sistemlerinde Kırsal alanlar ile Şehir alanları farklı davranışlar sergilemektedir. Dünya Meteoroloji Teşkilatı ( WMO ) Şehircilik ile ilgili olarak 1950 li yıllardan itibaren ” Urban Climatology ” Şehir İklimi konusunu irdeleyen çok sayıda makale yayınlanmış ve Meteoroloji […]
ECMWF’nin Copernicus Climate Change Service’ne göre Avrupa en sıcak Ekim ayını yaşadı. 2020 Ekim ayı Dünya çapında yaşadığımız en sıcak üçüncü Ekim ayı oldu. En sıcak altı Ekim ayının ise hepsi son 6 yıl içinde gözlendi. Kuzey Kutbu’nun çoğunda ve Tibet Platosu’nda sıcaklıklar 1981-2010 ortalamasının çok üzerindeydi. Uydular tarafından buzul gözlemlerin yapıldığı 1979 yılından bugüne kadar en düşük Arktik deniz buzulları seviyesi yine 2020 Ekim ayında idi . Copernicus İklim Değişikliği Servisi aylık raporuna göre, 2020 Ekim ayı ; Kuzey Denizi Rotası boyunca buzulların olmadığı veya çok az buzulun olduğu art arda 4. ay oldu. Avrupa, Doğu’da ortalamanın çok üzerinde, ancak güneybatıda ortalamanın altında kaydedilen sıcaklıklarla en sıcak Ekim ayını gördü. 2020 Ekim ayı Dünya çapında en sıcak üçüncü Ekim ayı oldu. Ancak sonraki üç Ekim ayından biraz farklıydı. Son altı yıl en sıcak altı Ekim ayı olarak kayıtlara geçti. Özellikle Kuzey Kutbu’nun çoğunda ve Tibet Platosu’nda sıcaklıklar 1981-2010 ortalamasının çok üzerinde oldu. Bununla birlikte , Ekim ayı hava sıcaklıkları ; Güneydoğu Pasifik’te, Kuzey Amerika’nın iç kesimlerinin büyük kısımlarında ve kuzeydeki Tibet Platosu çevresinde ortalamaların altında gerçekleşti. Küresel ortalama sıcaklıklar, Ekim 2020’de genel olarak ortalamanın oldukça üzerindeydi. Şöyleki; 1981-2010 dönemi Ekim ayı ortalamasından 0,62 ° C daha sıcak. Bu veri […]
1884 1924 1954 1974 1990 1995 2000 2005 2010 2014 2015 2016 2017 2018 2019 Bu renk kodlu harita, 1884’ten günümüze değişen küresel yüzey sıcaklıklarının değişimini göstermektedir. Sıcaklık farkları Fahrenheit olarak verilmiştir. Koyu mavi renk, ortalamadan daha soğuk alanları gösterir. Koyu kırmızı renk ise, ortalamadan daha sıcak alanları göstermektedir. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK : NASA CLIMATE CHANGE https://climate.nasa.gov/interactives/climate-time-machine
BM İKLİM BEYANI / 04 KASIM, 2020ABD’nin Paris Anlaşmasından Çekilmesine İlişkin Ortak Açıklama Şili, Fransa, İtalya, Birleşik Krallık ve BM İklim Değişikliği tarafından yapılan ortak açıklama: Gezegenimizi ve insanları iklim değişikliği tehdidinden korumaktan daha büyük bir sorumluluk yoktur. Küresel ısınmanın etkilerini azaltmak ve hepimiz için daha yeşil, daha dirençli bir gelecek sağlamak için acilen eylemlerimizi arttırmamız ve birlikte çalışmamız gerektiği konusunda bilimsel veriler son derece açıktır. Paris Anlaşması, bu amacı başarmamız için doğru çerçeveyi sağlamaktadır. Çabalarımız, iklim değişikliğinin ön saflarında yer alan ülkeler ve topluluklar için gerekli desteği içermelidir. Sıcaklık artışını 2 santigrat derecenin çok altında tutmak için yeniden harekete geçmemiz ve ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırmak için elimizden gelen çabayı göstermemiz son derece önemlidir. 12 Aralık’ta Paris Anlaşması’nın beşinci yıldönümünü kutlayacağız. Bu Anlaşmanın tam olarak uygulanmasını sağlamak zorundayız. ABD’nin Paris Anlaşması’ndan çekilmesinin resmi olarak bugün yürürlüğe girdiğini ne yazık ki üzülerek not ediyoruz. Glasgow’daki COP26’ya baktığımızda, iklim eylemini hızlandırmak için tüm ABD’li paydaşlar ve tüm dünyadaki ortaklarla ve Paris Anlaşmasının tam olarak uygulanmasını sağlamak için tüm imzacılarla birlikte çalışmaya kararlıyız. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK : WMO
TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI 31.DÖNEM ÇALIŞMA PROGRAMI 31. Genel Kurul Çalışma Esasları Komisyonu Raporu; Meteoroloji Mühendisliği, tarımdan turizme, ulaşımdan kentleşmeye, sanayileşmeden enerjiye birçok alanda hizmet verebilecek durumdadır. Ancak uygulamada birçok mühendislik gibi Meteoroloji Mühendisliği de yok sayıldığından sayılan alanlarda toplumsal fayda sağlanamamaktadır. Diğer mühendislik alanları ile birlikte dayanışma sağlanarak mühendislik hizmetlerinin uygulanması hususunda çalışmaların yapılması esastır. Bu kapsamda, Odamızın Serbest Mühendislik Müşavirlik Yönetmeliğinde belirtilen alanlarda hizmetlerin yeterli kalitede uygulanması ve meslektaş haklarının korunması, meslektaşları haksız rekabetinin önlenmesi için çalışmalarına daha fazla önem verilerek devam edecektir. Tüm çalışmalar, TMMOB örgütlülüğü ve disiplini içerisinde yapacaktır. Odamızın 31. Olağan Genel Kurulu 19 Eylül 2020 tarihinde gerçekleşmiştir. Çalışma programımız, Genel Kurul’da gündeme gelen konular, çalışma esasları kararları ve sonuç bildirgesi dikkate alınarak oluşturulmuştur. Gündeme getirilen ve görüş açıklanan konular özü itibariyle geçmiş dönem genel kurullarda ve çalışma programlarında belirtilen tespitler ile paralellikler göstermektedir. Hatta bazı tespitler hiç değişmeyecek şekilde aynı ifadeler ile gündeme getirilmektedir. Tespitler aynı kalırken çözüm önerileri için gerekli adımların atıldığını söyleyebilmek mümkün değildir. Meteoroloji, Atmosferde meydana gelen olayları gözlemek, analiz ve tahmin etmek, meteorolojik olayların tüm canlılar ve çevre açısından doğuracağı sonuçları inceleyen bir bilim dalıdır. Başka bir deyişle; Meteoroloji mühendisleri, hava tahmini yapmanın çok ötesinde, atmosferdeki […]
2020 WMO takviminden Kasım ayı kapağı Pasifik Vuruşu Fotoğrafçı: Will Eades Yer: Port Macquarie, Avustralya TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK : WMO
2020 Ekim ayında ortalama sıcaklıklar, yurdumuzun tamamında uzun yıllar ortalamasının üzerinde gerçekleşmiştir. Ülkemizin uzun yıllar Ekim ayı ortalama sıcaklığı 15,2°C iken, 2020 Ekim ayı ortalama sıcaklığı 18,4°C ile uzun yıllar ortalamasının 3,2°C üzerinde gerçekleşmiştir. 2020 Eylül ayının ardından 2020 Ekim ayı da ortalama sıcaklığı en sıcak yıl olarak kayıtlara geçmiştir. 2020 yılı Ekim ayında en yüksek sıcaklık 39,5°C ile Aydın’da, en düşük sıcaklık ise -4,6°C ile Erzurum’da ölçülmüştür. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
La Niña gelişti ve gelecek yıla kadar sürmesi bekleniyor. La Nina Dünyanın birçok yerinde sıcaklıkları, yağışları ve fırtına modellerini etkilemektedir. Bu yıl La Nina nın Orta ila güçlü olması bekleniyor. En son 2010-2011’de güçlü bir olay La Nina olayı yaşanmış idi. Daha sonra ki yıl yani 2011-2012’de ılımlı bir La Nina yaşanmışdı. La Niña etkinliğinin küresel bildirisi, hükümetler tarafından tarım, sağlık, su kaynakları ve afet yönetimi gibi iklime duyarlı sektörlerde planlamayı harekete geçirmek için kullanılıyor. WMO, COVID-19 salgını nedeniyle uluslararası insani yardım kuruluşlarına verdiği desteği artırmaktadır. La Niña, tropikal atmosferik dolaşımdaki değişikliklerle birlikte orta ve doğu Ekvator ile Pasifik Okyanusunda okyanus yüzey sıcaklıklarının büyük ölçekli soğumasını ifade eder. Güney Salınımının (ENSO) sıcak aşaması olan El Niño ise hava ve iklim üzerinde genellikle zıt etkilere sahiptir. El Niño ve La Niña, Dünya’nın iklim sisteminin doğal olarak meydana gelen başlıca itici güçleridir. Ancak doğal olarak meydana gelen tüm iklim olayları, artık aşırı hava olaylarını arttıran ve su döngüsünü etkileyen, insan kaynaklı iklim değişikliğinin arka planında kalmaktadır. “La Nina tipik olarak küresel sıcaklıklar üzerinde bir soğutma etkisine sahiptir, ancak bu, atmosferimizde sera gazları tarafından hapsedilen sıcaklıkları dengelenmekten artık çok uzaktır. Bu nedenle, 2020 rekor seviyedeki en sıcak yıllardan biri olma yolunda ilerlemektedir. 2016-2020’nin […]
Sevgili Meslektaşlarımız: Hatırlanacağı gibi 8 Temmuz 2018 yılında Çorlu İlçesi Sarılar Mahallesi yakınlarında menfez üzerindeki dolgu malzemesinin yağışlar nedeniyle boşalması ile Yolcu treni raydan çıkmış ve devrilmiş, kazada 25 vatandaşımız hayatını kaybetmiş idi. Bu olay ile kara ve demiryollarında hem alt yapıların hem de üst yapıların sorgulanması gündeme gelmiş idi.. Yeni Bilirkişi raporunda Meteoroloji Bilimine ve İklim değişikliğine atıfta bulunulması nedeniyle sizlerin de dikkatinize sunmak istedik. Yorum sizlerindir…. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI Edirne Uzunköprü ilçesinden İstanbul Halkalı’ya gitmek üzere hareket eden, 362 yolcu ve 6 personelin bulunduğu yolcu treni, 8 Temmuz 2018’de Tekirdağ’ın Çorlu ilçesi Sarılar Mahallesi yakınlarında raydan çıkarak, devrilmiş ve 7’si çocuk 25 kişi hayatını kaybetmişti. Kazanın ardından TCDD 1’inci Bölge Müdürlüğü’nde görevli Demiryolu Bakım Müdürü Turgut Kurt, Yol Bakım ve Onarım Şefi olan Özkan Polat, Hat Bakım ve Onarım Memuru Celaleddin Çabuk ile Köprüler Şefi Çetin Yıldırım hakkında “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. RAPOR DOSYAYA ULAŞTI Çorlu 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada önceki celse istenen bilirkişi raporu celse arasında mahkeme dosyasına ulaştı. Mahkemenin atadığı bilirkişiler, Prof. Dr. Hüseyin Yıldırım, Yüksek Mühendis Ahmet Şükrü Korman, Doç. Dr. Hüseyin Onur Tezcan, öğretim görevlileri Dr. İbrahim Kocabaş, […]
Uçaklardan Meteorolojik Veri Aktarımı – AMDAR ( Aircraft Meteorological Data Relay ) – WMO Entegre Küresel Gözlem Sisteminin bir bileşeni olarak Dünya Hava Durumu İzleme Programına uçak tabanlı gözlemlerle katkıda bulunmaktadır. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) ve Dünya Meteoroloji Teşkilatı ( WMO ) , ticari hava taşıtları tarafından meteorolojik verilerin otomatik raporlanmasını artırmak ve raporların kalitesini iyileştirmek için karşılıklı olarak bir anlaşma imzaladılar.. Yeni girişim, mevcut WMO Uçak Meteorolojik Veri Aktarımı (AMDAR) sisteminin verisi seyrek alanları kapsayacak şekilde genişletmeyi hedeflemektedir. Halihazırda yaklaşık 40 havayolunun desteklediği programa, birkaç bin yolcu ve kargo uçağını kapsayan birçok yeni havayolunun da katılması bekleniyor. AMDAR günde 800.000’den fazla yüksek kaliteli hava sıcaklığı ve rüzgar hızı ve yönü gözlemlerinin yanı sıra nem ve türbülans ölçümleri üretir. Bununla birlikte, COVID-19 Pandemi krizinin pek çok talihsiz taraflarından biriside , Mart 2020’den bu yana hava yolu operasyonları ve yolcu uçuşlarındaki keskin düşüşün bir sonucu olarak uçaklardan ölçülen meteorolojik verilerde % 90’a varan oranda ciddi kayıp olmuştur. Havayollarının mevcut tüm maliyetlerden ve operasyonel verimliliklerden yararlanabilmesi son derece önemlidir. AMDAR verilerinin iyileştirilmesi daha kaliteli hava tahminlerinin ve diğer meteorolojik bilgilerin geliştirilmesi için kullanılabilir. AMDAR ( Aircraft Meteorological Data Relay ) NEDİR ? Küresel ölçekte Uçaklardan Meteorolojik Data Aktarımı (AMDAR) programı, WMO […]
Cumhuriyet Bayramı, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet yönetimini ilan etmesi anısına her yıl 29 Ekim günü Türkiye’de ve Kuzey Kıbrıs’ta kutlanan millî bayramımızdır. 628 sayılı bu kanun ile 29 Ekim, 1925’ten itibaren ülke içinde ve dış temsilciliklerde bayram olarak kutlanmaya başlamıştır. Cumhuriyetimizin ilan edilişinin 97. yılı tüm ülkemize kutlu olsun. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Dünya’nın iklimi tarih boyunca sürekli değişmiştir. Sadece son 650.000 yılda, yaklaşık 11.700 yıl önceki son buzul çağının aniden sona ermesiyle birlikte, yedi döngü buzul ilerlemesi ve geri çekilmesi yaşandı. Bu durum modern iklim çağının ve insan uygarlığının başlangıcına olarak kabul ediliyor.. İnsan aktivitelerinden bağımsız olarak gerçekleşen Bu iklim değişikliklerinin çoğu, gezegenimizin aldığı güneş enerjisi miktarını değiştiren ve Dünya yörüngesinde meydana gelen çok küçük değişikliklere atfedilir. İklim sisteminin ısınması ile ilgili bilimsel kanıtlar çok açık ve kesindir. Dünyamızın mevcut ısınma eğilimi özellikle çok önemlidir, çünkü ısınmanın büyük bir bölümü 20. yüzyılın ortalarından bu yana insan faaliyetlerinin bir sonucudur. Bu olasılık olarak % 95 oranına sahiptir. Ne yazık ki, on yıllar ile bin yıl arasında eşi benzeri görülmemiş bir hızda artmaktadır.. Dünya yörüngesinde dönen uydular ve sağlanan diğer teknolojik gelişmeler, bilim insanlarının büyük resmi görmelerini sağlayarak gezegenimiz ve küresel ölçekte iklim hakkında birçok farklı bilgi toplama imkanı sağlamaktadır. Yıllar boyunca toplanan bu veriler, değişen iklimin sinyallerini büyük bir doğruluk ile ortaya koymaktadır. Karbondioksit ve diğer sera gazlarının ısıyı hapseden doğası, 19. yüzyılın ortalarında ortaya çıkartıldı. Atmosferdeki kızılötesi enerjinin transferini etkileme yetenekleri, NASA tarafından uçurulan birçok gözlem sisteminin bilimsel temelini oluşturur. Artık günümüzde Sera gazı düzeylerinin artmasının sonuç olarak Dünya’nın ısınmasına neden olduğu […]
Hindistan Meteoroloji Teşkilatı tarafından , yoğun nüfuslu bir bölgede doğal afetlere karşı daha gelişmiş erken uyarıların yapılabilmesi amacı ile Güney Asya Ani Taşkın Yönlendirme Sistemi başlatıldı. Güney Asya’da özellikle ani seller ve nehir selleri, muson mevsiminde büyük can ve mal kaybına neden olmaktadır. Aşırı yağışların sıklığı, kentleşme, arazi kullanımındaki değişiklikler nedeniyle erken uyarı sistemlerine duyulan ihtiyaç her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. Küresel Ani Sel Yönlendirme Sistemi artık 60’tan fazla ülkede üç milyar insana (dünya nüfusunun% 40’ı) erken uyarılar sağlıyor. Güney Asya FFGS, Amerika Birleşik Devletleri Uluslararası Kalkınma Ajansı / İnsani Yardım Bürosu tarafından finanse edilmekte ve WMO ve Hidrolojik Araştırma Merkezi tarafından uygulanmaktadır. NOAA, Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi, Sisteme bir uydu verilerini sağlayan kuruluştur. Başta insanlar olmak üzere canlıların hayatları ve geçim kaynaklarını korumak için bu büyük girişime destek olan herkese çok teşekkürler. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK : WMO
ECMWF Copernicus veri setine göre, Eylül 2019’dan da daha sıcak olan ve küresel ortalamanın 0.05 ° C üzerinde bir sıcaklık ile rekor kıran en sıcak Eylül ayını yaşadık. Sibirya’nın bazı kısımları (tekrar) ve Orta Doğu dahil olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde sıcaklıklar ortalamanın oldukça üzerinde gerçekleşti. Türkiye, İsrail ve Ürdün için yeni yüksek sıcaklık rekorları bildirildi. İsrail , kaydedilen en sıcak Eylül ayını yaşadı. Ürdün’de ise Eylül ayında gözlenen sıcak hava dalgasının yoğunluğu ve uzunluğu ise bir istisna oldu. Kuzey Amerika’nın batı bölgeleri üzerindeki sıcaklıklar ortalamanın çok üzerinde olmaya devam etti: Los Angeles ‘de Eylül başında gündüz sıcaklık değerleri 49 ° C’ye kadar ulaştı. Eylül Ayının sonlarında Paraguay ve güney Brezilya için rekor düzeyde yüksek sıcaklıklar bildirildi. Avustralya’da 2013’ten sonra kaydedilen en yüksek sıcaklığa sahip olan ikinci Eylül yaşandı. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
ABD de bu yıl içinde doğal afetlerin, şimdiye kadar olan faturası 16 milyar doları aştı… ABD de Eylül 2020’de çok sayıda kasırga ve tropikal fırtına, yıkıcı yangınlar ve rekor hava sıcaklıkları görüldü. ABD de 2020 yılı Eylül ayı, artık aşırılıklar ayı olarak hatırlanacaktır: Batı bölgelerinde tarihi orman yangınları meydana geldi, benzeri görülmemiş tropikal faaliyetler Atlantik’i çalkaladı ve ülkenin bazı bölgeleri rekor düzeyde hava sıcaklıklarını gördü. Dahası, NOAA’nın Ulusal Çevresel Bilgi Merkezleri’nden bilim insanlarına göre, 2020’nin ilk dokuz ayında ülkede 16 milyar doları aşan maddi zararlar oluşturan doğal afetler ile rekor kırıldı. Bu olaylardan altı tanesi – batı bölgelerdeki orman yangınları, Batı / Orta ABD kuraklık ve sıcak hava dalgaları, Sally Kasırgası, Laura Kasırgası, Ortabatı derecho ve Kasırga-İsaias – doğal afetlerinin hepsi sadece 2020 yılı Haziran ayından beri meydana gelen doğal afetlerdir. İşte, Eylül ve 2020’nin bugüne kadarki iklim olayları: Rakamlarla iklimEylül 2020 Birleşik ABD genelinde ortalama Eylül sıcaklığı 66.0 derece F – ortalamanın 1,1 derece üzerinde gerçekleşti California ve Oregon en sıcak Eylül aylarını yaşadı; Arizona ve Nevada da ise en sıcak ikinci eylül ayı oldu. Eylül ayında uzun yıllar ortalama yağışın 0.11 inç altında olmak üzere 2.38 inç yağış gözlendi. Yılbaşından bugüne Ocak – Eylül 2020 dönemi boyuncaBirleşik Devletler […]
2020 EYLÜL Ayı Sıcaklık Değerlendirmesi 2020 yılı Eylül ayında ortalama sıcaklıklar yurdumuzun tamamında Uzun yıllar ortalama sıcaklığın üzerinde geçmiştir. Uzun yıllar Türkiye’nin Eylül ayı ortalama sıcaklığı 20.5°C iken, 2020 yılı Eylül ayı ortalama sıcaklığı 23.9°C ile uzun yıllar ortalamalarının 3.4°C üzerinde geçmiştir. Ülkemizde 2020 yılı Eylül ayı, ortalama sıcaklığı ile en sıcak Eylül ayı olarak kayıtlara geçmiştir. 2020 yılı Eylül ayında en yüksek sıcaklık 47.1°C ile Adana’nın Kozan ilçesinde, en düşük sıcaklık ise 2.3°C ile Sarıkamış’ta ölçülmüştür. Kozan’da ölçülen 47.1°C sıcaklık değeri, ülkemizdeki uzun yıllar gözlem kayıtlarına göre en yüksek Eylül ayı sıcaklık değeri olarak belirlenmiştir. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
WMO ( Dünya Meteoroloji Teşkilatı ) fotoğraf yarışması halk oylamasına açıldı. Bu yıl geçtiğimiz yıllardan biraz daha geç kalındı, ancak seçim süreci her zamankinden çok daha iyi işlemektedir. Fotoğraf yarışması için Dünyanın hemen hemen her yerinden 1.100’den fazla başvuru oldu. Bu fotoğrafların birçoğu kesinlikle büyüleyici ve çoğu, 2021 Dünya Meteoroloji Günü’nün konusu olan “Okyanus, bizim iklimimiz ve hava durumumuz” temasına da uygun fotoğraflar.. WMO bu yıl 70. kuruluş yıldönümünü kutluyor. Bu nedenle, oluşturulan WMO jürisi, teknik kalite ve netlik, görsel etki ve yetenek temelinde ve bölgesel çeşitliliği yansıtan 70 fotoğrafı ön elemeye uygun bularak değerlendirme listesine aldı. Şimdi ise değerlendirme listesine aldığımız fotoğrafları Facebook ve Instagram’da yayınlayarak takipçilerimizin beğendikleri ve favorileri buldukları fotoğraflara oy vermelerine imkan tanınmaktadır. Değerlendirme listesinde bulunan fotoğraflar Twitter ve Birleşmiş Milletlerin diğer sosyal medya hesapları aracılığıyla da tanıtılacaktır. Tüm dünyada halka açık olan oylama da oy kullanacaklara daha geniş zaman tanımak için 31 Ekim’e kadar süre vardır. İletişim uzmanları, fotoğrafçılar, meteorologlar, denizcilik ve atmosfer bilimcilerinden oluşan WMO jürisi takvim için belirlenecek 13 fotoğrafın (kapak için birer tane ve her ay için bir tane) hangilerinin olacağı konusunda nihai kararını verecektir. Sonuç, sosyal medya oyları ile teknik ve sanatsal değerlerin bir kombinasyonuna dayanacak ve aynı zamanda WMO’nun Birleşmiş […]
Sayın Meteoroloji Mühendisleri Odası Üyemiz, Siz değerli üyelerimiz ile daha sağlıklı bir iletişim kurabilmek adına, beş dakikanızı ayırarak bilgilerinizi güncellemenizi rica ederek bizlere yardımcı olmanızı temenni ederiz. Saygılarımızla, Meteoroloji Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Anket bağlantısı:https://forms.gle/DRNZWJbLFFKFasx26 TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
KUZEY KUTBUNDA ARTAN HAVA SICAKLIKLARI YEŞİL ALANLARIN GENİŞLEMESİNE YOL AÇIYOR. Kuzey Kutbunda yaz mevsimi sıcak geçtikçe Dünya’nın kuzey yarı küre manzaraları değişiyor. On yıllardır küresel tundra ekosistemlerini izlemek için uydu görüntülerini kullanan yeni bir çalışma ile, daha sıcak hava ve toprak sıcaklıklarının bitki büyümesini arttırdığını ve bölgenin daha yeşil hale geldiğini ortaya koydu. Son araştırmaya liderlik eden Flagstaff’taki Northern Arizona Üniversitesi’nde küresel değişim ekolojisti olan Logan Berner, “Kuzey Kutbu tundrası dünyadaki en soğuk biyomlardan (Biyom, biyosferin aynı iklim koşullarında ve aynı bitki örtüsünün egemen olduğu çok geniş bölümlerini belirten çevrebilim terimidir. Yeryüzündeki birbirine bitişik, benzer yayılmış yaşam alanları olarak da tanımlanabilir. Her biyomda, egemen bitki örtüsü, o biyoma özgü bir dizi hayvan topluluğunu barındırır.) biridir ve aynı zamanda en hızlı ısınanlardan biridir” dedi. “Gördüğümüz bu Arktik yeşillenme, gerçekten küresel iklim değişikliğinin habercisi ve artan hava sıcaklıklarına biyom ölçeğinde bir tepkidir.” Nature Communications’da geçen hafta yayınlanan bir çalışma, NASA ve ABD Jeoloji Araştırması’nın (USGS)nin Landsat’tan alınan uydu verilerini kullanarak Alaska ve Kanada’dan Sibirya’ya kadar tüm Kuzey Kutbu tundrasını kapsayan bitki örtüsü değişikliklerini ölçen ilk çalışma oldu. Landsat uydu verileri, toprakta aktif olarak büyüyen bitki örtüsünü belirlemek için kullanılabilmektedir. Yeşillenen, daha fazla büyüyen, daha yoğun hale gelen bitkileri ve / veya tipik […]
30 Eylül 2020 de Biyoçeşitlilik Zirvesi Toplandı. Bugün, BM Genel Kurulu Başkanı, gezegendeki yaşam ve ekosistemlerin yaşamsal çeşitliliğini korumak için acil eylem çağrısı yapmak üzere özel bir Biyoçeşitlilik Zirvesi topladı. Unutulmamalıdır ki; Sağlıklı biyolojik çeşitliliğe sahip ekosistemler hava, su ve diğer temel hizmetleri sağlayarak insanlığı ayakta tutar. Yüzlerce yıldır süregelen doğal kaynakların aşırı şekilde tüketilmesi ve kritik yaşam alanlarının tahrip edilmesinden sonra, insan eylemleri, şimdiye kadar hiç olmadığı kadar çok sayıda türü küresel ölçekte yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı. Tahmin edilen 8,1 milyon bitki ve hayvan türünden 1 milyonunun nesli son yıllar içinde tükenme riski ile karşı karşıya kaldı İklim değişikliği, ekosistemlerin ve biyolojik çeşitliliğin yok edilmesi ve bozulmasının temel itici güçlerinden biri haline gelmiştir. Tüm dünyanın yaşadığı COVID-19 salgını, doğa ile olan ilişkimizin önemini daha da ön plana çıkarmıştır. Biyolojik çeşitliliği yok ettiğimizde veya bozduğumuzda, yaşam zincirini de yok ederiz veya bozarız. Bu şekilde hastalıkların hayvanlardan insanlara yayılma riskini artırırız. Biyo çeşitlilikteki düşüş, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine doğru ilerlemeyi güçleştirmektedir. Doğa için çalışmaya iklim için harekete geçmek durumundayız. Gezegenimizi Koruyalım. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
Aşağıda okuyacağınız yazı İTÜ Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim üyelerinden Mikdat KADIOĞLU’nun 26 Eylül 2006 tarihinde , yani bundan tam 14 yıl önce Hürriyet Gazetesinde yazdığı bir yazıdır. Bizler hiç bir yorum ve ekleme yapmadan bu yazıyı sizlere sunuyoruz. 2006 yılını tarih olarak vermesek eminiz ki herkes bugünden bahsettiğimizi sanacak. Oysa gelişmiş ülkelerde , bilimi rehber edinen ve etkin kullanan ülkelerde, hiç bir zaman “tarih tekerrürden ibaret ” değildir. Bizde de olmamalıdır. 1 Ekim’de yeni su yılınız kutlu ve varsa yeni su bütçeniz hayırlı olsun! 26 Eylül 2006 30 Eylül Cumartesi günü 2006 su yılının son günü. 1 Ekim’le beraber 2007 su yılı başlayacak. Yani 30 Eylül’ü 1 Ekim’e bağlayan gece 2007 su yılının yılbaşı oluyor. Yeni su yılınız kutlu olsun! Yöneticileriniz yaparsa yeni su bütçeniz de hayırlı olsun! Turist olarak bile, kimse susuz bir yerde yaşamak istemez. Su kıtlığı tüm canlılara her yerde hayatı zindan eder. Onsuz yaşam, tarım, sanayi, turizm, vb düşünülmez. Bu kadar önemli olan suyun gelişmiş ülkelerde kendine has bir yılı ve bir de bütçesi var. Kuraklık haberlerini sıklıkla okuyorsunuzdur. Örneğin, “Başkentte susuz günler kapıda. Muş’ta kuraklık göçe zorluyor. Yeraltı suları çekiliyor. Konya Ovası can çekişiyor…” Türkiye Ziraatçiler Derneği “Kuraklık, Türkiye’nin geleceği… Uyanın, stratejik plan yapalım’” uyarısında […]
SU YILI NEDİR? “Su yılı” ifadesinin anlamını belirtmeden önce “Takvim yılı” nedir? diye sorulsa takvim yılının 1 Ocakta başlayıp 31 Aralık tarihinde bittiğini hemen hemen herkes söyleyebilir. Su yılı da takvim yılına benzemektedir. Ancak, başlangıç ve bitiş tarihleri farklıdır. “Su yılı” 1 Ekimde başlayıp 30 Eylülde biten bir hidrolojik terimdir. Su yılı da normal takvim yılı gibi 365 gün 6 saattir. Yani su yılı da 4 yılda bir artık yıl olarak gerçekleşir. “2020 su yılı” dendiği zaman 2019 takvim yılının 1 Ekim tarihinde başlayıp 2020 takvim yılının 30 Eylül tarihinde biten süre anlamına gelmektedir. Türkiye için bu tarihler arası “Su Yılı” olarak kabul edilmiştir. Onun için su yılındaki akımlar kontrol edilirken Ekim-Aralık arası akımların bir önceki takvim yılının Ekim-Aralık ayları olduğuna dikkat edilmelidir. Değişik iş kollarının “yıl” süreleri farklı olabilir. “Mali yıl”, “Adli yıl” vs.1983 yılına kadar “Mali yıl” ile takvim yılı farklı idi. Mali yıl 1 Martta başlayıp ertesi yılın Şubat ayının sonunda (28 veya 29 çekmesine göre) biterdi. Ancak, 1983 yılından itibaren mali yıl takvim yılı ile aynı süreye çekildi. “Adli yıl” da 1 Eylülde başlayıp 31 Ağustosta bitmektedir. “Su Yılı” ilk olarak 1911 yılında USGS’te (Amerika Birleşik Devletleri Jeolojik Araştırmalar Kurumu) kullanılmaya başlamıştır. Su yılı süreçleri ülkelere […]
Kuzey Kutbu ve Antarktika Deniz Buzu: Nasıl Farklılar? Konu ile ilgili bir çok kesimden ve sık sık olmak üzere Kuzey Kutbu ve Antarktika’daki Dünya’nın deniz buzu ve bu bölgeler arasındaki farklar ve farklılıklar hakkında sorular alıyoruz. Arktik deniz buzu son elli yılda azalırken, Antarktika deniz buzu önce arttı ve sonra azaldı. Peki, Neden farklı davranıyorlar? Nasıl Farklılar Kuzey Kutbu ve Antarktika arasındaki temel fark öncelikle coğrafidir. Kuzey Kutbu, ince bir çok yıllık deniz buzu tabakasıyla kaplı ve kara ile çevrili bir okyanustur. (“Çok yıllık” en eski ve en kalın deniz buzu anlamına gelir.) Antarktika ise, çok kalın bir buz örtüsü ile kaplı ve bir deniz buzu çevresi ve Güney Okyanusu ile çevrili bir kıtadır. Arktik Okyanusu çok derin ve etrafındaki iklim sistemleriyle yakından bağlantılıdır, bu da onu iklim değişikliklerine Antarktika’dan çok daha duyarlı hale getirmektedir. Kuzey Kutbu’ndaki deniz buzu insanların kutupları keşfi süreci dahil , son on yıllara kadar yüzyıllar boyunca yıl boyunca yüzeyleri kaplardı. Ancak uydu gözlemleri, Kuzey Kutbu deniz buzunun 1979’dan beri boyut , kalınlık ve hacim olarak azaldığını gösteriyor. Ortalama Arktik deniz buzu boyutu, 1850’den beri en düşük seviyede. Yazın erime mevsimi boyunca, deniz buzunun kenarı Kuzey Kutbu’na doğru çekilir ve sadece Kuzey Kutbu kışı boyunca yeniden […]
TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI 31. Olağan Genel Kurulu Sonuç Bildirgesi Genel Kurulumuz, dünyayı da etkisi altına alan Covid-19 Pandemisi nedeniyle zor koşullarda ve özel önlemler alınarak 19 Eylül 2020 tarihinde TMMOB Teoman Öztürk Öğrenci Evi ve Sosyal Tesislerinde yapılmıştır. Covid-19 pandemisi sonucunun ne olacağı, ne zaman sönümleneceği belli olmayan bir süreçte halen artarak devam etmektedir. Ancak bilinen bir gerçek var ki bu tür olaylarda ne yazık ki en fazla zarar görenler toplumların yoksul kesimleridir. Tüm Dünyada olduğu gibi ülkemizde de Covid-19 Pandemisinin yanı sıra, olağan denebilecek meteorolojik olaylar, sonuçları itibariyle felaketlere dönüşmekte ve felaketlerin sürekli arttığı bir süreci de yaşamaktayız. Günümüzde meteorolojik olaylara bağlı olarak yaşanan felaketlerin nedenini, iklim değişimine bağlamak günümüze kadar yapılan yanlışların üzerini örtmek ve yeni yanlışlara zemin hazırlamaktır. Bu gün yaşadığımız olaylardan çok iyi biliyoruz ki; mühendislik hizmetlerinde ve uygulamalarında doğanın ve insanın yok sayılması ile olağan meteorolojik olaylar kolaylıkla felakete dönüşebilmektedir. Kısaca tekrar belirtmek gerekir ise, günümüzde olağan meteorolojik olayların felakete dönüşmesinin nedeni geçmişte, mühendisliğin toplum yararına kullanılmamasından kaynaklanmaktır. Aynı şekilde günümüzde mühendisliğin toplum yararına kullanılmamasının tartışılmaz sonucu ise gelecekte yaşanacak felaketler olacaktır. Üzerinde önemle durulması gereken bir diğer konu ise; Olağan meteorolojik olayların afete dönüşmesi sonucunda, meteoroloji disiplini ile uzaktan yakından ilgisi olmayan birçok […]
TMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası 31. Olağan Genel Kurulu Çalışma Esasları Meteoroloji Mühendisliği, tarımdan turizme, ulaşımdan kentleşmeye, sanayileşmeden enerjiye kadar hayatın hemen her alanında hizmet verebilecek bir bilim dalının temsilcisi durumundadır. Ancak ülkemizdeki uygulamada bir çok mühendislik gibi Meteoroloji Mühendisliği de yok sayıldığından, yukarda sayılan alanlarda arzu ettiğimiz toplumsal fayda sağlanamamaktadır. Bu nedenle; diğer ilgili mühendislik alanları ile birliktelik ve dayanışma sağlanarak mühendislik hizmetlerinin uygulanması hususunda çalışmaların devam ettirilmesi esastır. Bu kapsamda, Odamızın Serbest Mühendislik Müşavirlik Yönetmeliğinde belirtilen alanların korunmasında, hizmetlerin yeterli kalitede uygulanmasında, meslektaş haklarının korunmasında ve meslektaşların haksız rekabetinin önlenmesi konularında çalışmalara daha fazla önem verilerek devam edilecektir. Tüm çalışmalar, TMMOB örgütlülüğü ve disiplini içerisinde yapılacaktır. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
BM YÜKSEK DÜZEYDE KATILIMLI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE İLGİLİ YUVARLAK MASA TOPLANTISI DÜZENLEDİ 24 Eylülde BM Genel Sekreteri tarafından düzenlenen Yüksek Düzeyli İklim Değişikliği etkinliği, iklim eylemlerini sergileyecek en geniş kapsamlı küresel liderleri bir araya getiren etkinliktir. BM Genel Sekreteri António Guterres, Dünya çapında her geçen gün iklim değişikliği etkilerini daha fazla gördükçe , yüksek etkili eylemleri ve iklim kriziyle yüzleşme hırsını sergilemek için hükümet, iş dünyası ve finans ve sivil toplumdan küresel iklim liderlerinden oluşan bir yuvarlak masa toplantısı düzenlemenin yararlı olacağını düşündü. Sanal yuvarlak masa toplantısı , Genel Sekreter’in hep birlikte daha iyi bir iyileşme sağlamak için yaptığı altı iklime olumlu eyleminin önde gelen örneklerini gösterecektir . Bunlar: 1-Yeşil işletmelere yatırım, 2-Çevreyi kirleten sanayi tesisilerine ve sektörlere finansal yardım ve kurtarma eylemleri yapılmaması, 3-Fosil yakıtlar için sübvansiyonların sona ermesi, 4-Tüm kararlarda ve politikalarda iklim risklerini göz önünde bulundurma 5- Birlikte çalışmak 6- Kimsenin geride kalmamasını sağlamak. Etkinliğin temel hedefi: 2050 yılına kadar net sıfır karbon emisyonuna ulaşarak küresel ısınmayı 1,5 ° C ile sınırlandırmak ve insanların ve gezegenin iklim değişikliğinin etkilerinden korunmasını sağlamak için sürdürülebilir bir toparlanmanın ve eylemin büyük sosyal ve ekonomik faydalarını göstermek olarak ifade edilebilir.. İklim liderlerini ilerleme hızını artırmak için harekete geçiren 2019 İklim Eylemi […]
Odamızın , 19 – 20 Eylül 2020 tarihinde, Ankara’da yapılan olağan Genel Kurulu sonrası oluşan yeni Yönetim ve Denetim Kurulları mazbatalarını aldı ve ilk toplantılarını yaparak aralarında görev dağılımını gerçekleştirdi. Buna göre ; 31. Dönem Yönetim Kurulu şu şekilde oluşturuldu. YÖNETİM KURULU: Başkan : Fırat ÇUKURÇAYIR II. Başkan : İsmail KÜÇÜK Genel Sekreter : Emel ÜNAL Sayman : Ayhan AKGÖZ Sosyal İlişkiler Üyesi : Mehmet SOYLU DENETLEME KURULU Başkan : Barış ÖZGÜN Üye : Fetanet Sema KANDIR Üye : Eşref BATUR 31. Dönem Yönetim ve Denetim Kurulları başta olmak üzere tüm Oda Organlarında görev alan meslektaşlarımıza görevlerinde başarılar diliyoruz. Odamızın , Mesleğimizin Ulusal ve Uluslararası düzeyde fark ve farkındalığını arttırmak için yapacağı tüm çalışmalara üye olarak hepimizin katkı koyacağına , destek vereceğine inanıyoruz. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
HAVANI BİLİRSEN RİSKİNİ DE BİLİRSİN.. Şiddetli gök gürültülü fırtınalar dün Queensland, NSW ve doğu Victoria ‘ bölgesine hasar veren şiddetli rüzgarları, iri dolu tanelerini ve şiddetli yağışları getirdi. Fırtına yaklaşık 2000 km boyunca hızla ilerledi . NT ‘ deki Tennant Creek ‘ ten güneydeki Kosciuszko Dağı ‘ na kadar olan alanı etkiledi. Doğu Avustralya genelinde 10 saatlik bir süre içinde 120,000 ‘ den fazla yıldırım kaydedildi. En kuvvetli rüzgarlar Thargomindah, Qld ‘ de 102 km / saat; Cobar, NSW ve Hotham Dağı, Vic ‘ te 96 km / saat ve St George, Qld ‘ de 89 km / saat olarak kaydedildi. Güney Qld ‘de gök gürültülü fırtınalar öncesinde meydana gelen kuvvetli rüzgarlar Eulo ve Bollon’ da büyük toz fırtınaları meydana getirdi. Meydana gelen dolu yağışlarında hem oldukça iri taneli dolu, hem de dev dolu taneleri gözlemlendi. Wagga Wagga civarında 3 cm, NSW ‘ de Gundagai civarında 4 ila 6 cm arasında dolu taneleri görüldü. En yüksek yağış NSW ‘ de kaydedildi. Ayrıca Caroda ‘ da 50 mm; • Forbes ‘ ta 38.4 mm (10 dakikada 24.4 mm; 30 dakikada 34 mm olarak gerçekleşti);• Yukarı Horton ‘ da 29 mm;• Carabost ‘ ta 26 mm (10 dakikada 17 mm; 20 dakikada […]
Yönetim Denetim Kurulları İlk toplantılarını yaptıklarında aralarında görev bölümü yapacaklardır. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
ARKTİK DENİZ BUZULLARI SEVİYESİ MİNİMUM DÜZEYDE… İklim değişikliğinin önemli bir göstergesi olan Arktik deniz buzu seviyesi, yaz mevsimi süresince gerçekleşen erime sonucunda yıllık minimum boyutlarına ulaştı. Bu seviye 2012’de gözlemlenen rekor düşük seviyeden sonra ikinci en düşük düzeyde olmuştur. ABD Ulusal Kar ve Buz Veri Merkezi (NSIDC), 15 Eylül’de denizleri kaplayan buzul boyutunun 3,74 milyon kilometre kare (1,44 milyon mil kare) olduğunu açıkladı. Alfred Wegener Enstitüsü, buzullarla kaplı alanın 3,8 milyon km2 olduğunu söyleyen Bremen Üniversitesi’nden elde edilen rakamlarla doğruladı. Örneğin EUMETSAT Okyanus ve Deniz Buzu Uydu Uygulama Merkezi (OSI SAF) ve Japonya’nın Havacılık ve Uzay Araştırma Ajansı (JAXA) gibi diğer uzay ajansları ve veri sağlayıcıları, kayıtların tutulduğu periyod içinde en düşük ikinci deniz buzulları alanına bu yıl ulaşıldığı konusunda hemfikirdir. 2020 yılı içinde ölçülen sıcaklık değerlerindeki artışın yaz mevsimi sonunda da sürebileceği için uzun vadeli Arktik deniz buzu düşüş eğilimini sürmektedir. 42 yıllık kayıtlı uydu datalarına göre ; 2007’den 2020’ye kadar geçen son 14 yıllık süreçte buzul alanlarının en düşük 14 yılı olarak görülmektedir. Yaşanan yüksek hava ve deniz suyu sıcaklıkları buzulları hem yukarıdan hem aşağıdan etkiledi ve bu da yaygın erimenin bir nedeni oldu. Sibirya’da rekor kıran sıcak hava dalgası ve benzeri görülmemiş orman yangınları da bu sürece […]
31. OLAĞAN GENEL KURULUMUZ Daha önce gerekli duyurularını sosyal medya kanalları ve yazılı basın yoluyla üyelerimize duyurduğumuz Odamızın 31. Dönem Olağan Genel Kurulu Ankara’da Teoman ÖZTÜRK Öğrenci evinde gerçekleştirildi. COVİD -19 Pandemisi nedeniyle Ankara dışından katılımın son derece sınırlı olduğu genel kurulumuza, Ankara içinden de yine aynı nedenle katılım beklenen düzeyde olmadı. Bununla birlikte Genel Kurulumuza katılan meslektaşlarımızın mesleğimize ve mesleki sorunlarımıza olan ilgileri ve çözüm arayışları genel kurulumuzun ana gündemi oldu. Genel Kurulumuzun İkinci günü ise Odamız Organlarının Seçimi ve oy verme işlemi vardı. Oy verme işlemi için; Ankara dışından gelen bazı üyelerimiz ve Ankara içinde bulunan meslektaşlarımız yanında MGM Genel Müdürümüz Sayın Volkan Mutlu COŞKUN ve Yönetimde bulunan meslektaşlarımızla birlikte Seçimlerin yapıldığı Kızılay Bayındır Sokak 49/16 Adresinde bulunan Odamız Merkezine geldi. Pandemiye rağmen gerek Ankara dışından gerekse Ankara içinden gelerek Genel Kurul sürecimizde bizleri yalnız bırakmayan üyelerimize gönül dolusu teşekkürlerimizle.. Seçim Kurulu Tüm Organların seçim sonuçlarını onaylayıp kesinleştirdiği zaman Yönetim Organlarımızın listesi web sayfamızda yayınlanacaktır. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Aşağıdaki kurul ve komisyonlarda yer alan meslektaşlarımız gönüllülük esasına göre belirlenmiş ve Odamız Yönetim Kurulu tarafından görevlendirilmiştir Bu kurullar; Bilim ve Etik Kurulu Koordinasyon Kurulu Meteoroloji Mühendisliği İhtisas Kurulu Yayın Kurulu Tanıtım ve Sosyal Medya Komisyonu Bilimsel Toplantı ve Organizasyon Düzenleme Komisyonu Mesleki Eğitim Komisyonu Mevzuat Komisyonu Kadın Çalışma Komisyonu Öğrenci Üye Komisyonu Arşiv Komisyonu Alt Komisyonlar; Hidroloji Komisyonu Enerji Komisyonu Hava Kalitesi ve ÇED Komisyonu Tarım ve Orman Meteorolojisi Komisyonu Havacılık Meteorolojisi Komisyonu Hava Tahmini Komisyonu Denizcilik Meteorolojisi Komisyonu İklim Değişikliği Komisyonu Hidro-Meteorolojik Afetler Komisyonu Meteorolojik ve Hidrolojik Ölçüm Sistemleri Komisyonu Şehircilik Meteorolojisi Komisyonu Kurullarda çalışacak meslektaşlarımız ve hocalarımız için önceden duyurular yapılmış, gönüllülük esasına göre olmak üzere gelen cevaplar değerlendirilmiştir. ilgi alanları ve isteklerine göre kurullar aşağıdaki şekilde oluşturulmuştur. BİLİM ve ETİK KURULU: 1- Orhan ŞEN 2- Zafer ARSLAN 3- Mahmut Celal BARLA 4- Mikdat KADIOĞLU 5- Fırat ÇUKURÇAYIR KOORDİNASYON KURULU: 1- Fırat ÇUKURÇAYIR 2- Günseli ÖZGÜL 3- Orhan ŞEN 4- Ayşegül AKINCI YÜKSEL 5- Ayfer Serap SÖĞÜT 6- Feryal BİÇKİCİ 7- Ahmet KÖSE 8- Zekiye GÜNERİ 9- Barış ÖZGÜN 10- Lalehan ÇINAR 11- Deniz DEMİRHAN METEOROLOJİ MÜHENDİSLİĞİ İHTİSAS KURULU 1-Fırat ÇUKURÇAYIR 2-Mikdat KADIOĞLU 3- Namık CEYHAN 4- Ziyaattin DURMAZ 5- Bahadır GİDEN 6- Orhan ŞEN 7- Suat […]
Sevgili Meslektaşlarımız Odamızın , Çoğunluksuz Genel Kurulu 19 Eylül 2020 tarihinde 10:00-17:00 saatleri arasında Mehmet Akif Ersoy Mah. 295. Sokak No:6 Yenimahalle-Ankara adresinde bulunan TMMOB Teoman Öztürk Öğrenci Evi ve Sosyal Tesislerinde, Seçimler ise 20 Eylül 2020 tarihinde Meteoroloji Mühendisleri Odası Bayındır 2 Sokak 49/16 Kızılay-Ankara adresinde 09:00-17:00 saatleri arasında yapılacaktır. Ankara dışından gelecek üyelerimiz için konaklama imkanı mevcuttur. Genel Kurulumuza katılmak için Ankara dışından gelecek üyelerimiz Odamız Sekreteri Canan hanımı arayarak rezervasyon yaptırabilirler. Bilgilerinize sunarız TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
İklime Duyarlılık Alan Buis, NASA Yeni Çalışma, Gelecekteki İklim Öngörülerindeki Belirsizlik Aralığını Daraltıyor. Kısa bir süre önce, uluslararası bir araştırma ekibi, ” Reviews of Geophysics ” dergisinde, sera gazı emisyonları arttıkça iklimimizin ne kadar değişeceğinin önemli bir ölçüsü olan Dünya’nın “iklim duyarlılığı” konusundaki anlayışımız hakkında kapsamlı bir inceleme yayınladı. Esasen, tahminlerin aralığını daraltarak, araştırmacılar iklim duyarlılığının göz ardı edilmesi gereken kadar düşük olmadığını, ancak gezegenin iyileşmesi için umut olmayacak kadar da yüksek olmadığını keşfettiler. Çalışmayı iki NASA yazarına sorduk – New York’taki Columbia Üniversitesi’nden Kate Marvel ve New York’taki NASA’nın Goddard Uzay Araştırmaları Enstitüsü (GISS); ve GISS Direktörü Gavin Schmidt – çalışmadaki rollerini ve ısınma dünyamızın iklim üzerindeki etkilerini anlamak için önemini tartışacaklar. NASA GISS Yüzey Sıcaklığı Analizi (GISTEMP v4) 1979’dan 2019’a kadar olan dönem için gözlemlenen küresel yüzey sıcaklığı değişikliği haritası. Gelecekteki küresel ısınma, Dünya’nın iklim duyarlılığına ve emisyonlarımıza bağlıdır. NASA Goddard Uzay Araştırmaları Enstitüsü Sorumuz: İklim hassasiyeti tam olarak nedir ve gerçek değerini bilmek neden önemlidir? Schmidt Yanıt: “Geçmişte yapılan çalışmalardan Dünya’nın ikliminin çarpıcı biçimde değişebileceğini biliyoruz. Kanıtlar, atmosferdeki sera gazı miktarının zamanla değişebileceğini ve iklimde büyük bir fark yaratabileceğini gösteriyor. Bilim adamları, tipik ancak spesifik bir sera gazı olan karbondioksit miktarını iki katına çıkarırsak, tüm dünya genelinde […]
United in Science 2020 raporu, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve WMO Genel Sekreteri Petteri Taalas tarafından düzenlenen basın toplantısında tanıtıldı. WMO, Küresel Karbon Projesi, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli, UNESCO Hükümetler arası Oşinografi Komisyonu, BM Çevre Programı ve Birleşik Krallık Met Ofisi’nin uzmanlığını birleştiriyor. “Bu yıl , insanlar ve gezegenimiz için eşi görülmemiş bir yıl oldu. COVID-19 salgını dünya çapında hayatları alt üst etti. Aynı zamanda, gezegenimizin ısınması ve iklimin değişimi hızla devam etti ”dedi Bay Guterres. Bay Guterres, “Salgından kurtulmayı daha iyi bir gelecek inşa etmek için gerçek bir fırsata dönüştürmeliyiz” dedi. “Bilime, dayanışmaya ve çözümlere ihtiyacımız var.” “3 milyon yıldaki en yüksek seviyeye ulaşan sera gazı konsantrasyonları artmaya devam etti. Bu arada, Sibirya’nın büyük kesimleri, 2020’nin ilk yarısında, antropojenik iklim değişikliği olmaksızın mümkün olmayacak, uzun süreli ve dikkate değer bir sıcak hava dalgası yaşadı. Bay Guterres ; 2016–2020, yıllarının kaydedilen en sıcak beş yıllık dönem olacağını, Bu rapor, 2020’de hayatımızın pek çok yönü sekteye uğramış olsa da, iklim değişikliğinin hız kesmeden devam ettiğini gösteriyor ”dedi. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
Hırvatistan’da Pag Adasına yaklaşan yağmur bulutu. 📷: Danijel Palčić – Hırvatistan Rusya Federasyonu’nda sağnak yağmur arkasından bir yaz akşamı. 📷: Alexey Sergovantsev – Rusya Boya Gölü Eyalet Parkı gece yarısı, British Colombia, Kanada. 📷: Jason Salisbury – Kanada Güney Kore’de Geumo Dağı’ndan güneşe bir bakış 📷: Gyuho SHIN — Güney Kore TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI KAYNAK: WMO
Amerika’daki Denver Bölgesindeki Ani Soğumanın Nedeni: Prof. Dr. Yurdanur ÜnalProf. Dr. Ş. Sibel Menteş Kuzey kutbu civarında sıcaklıklar küresel ortalama sıcaklık artışının iki katından daha fazla ısınıyor. Bu kısmen, bölgedeki deniz buzunun hızla azalmasından kaynaklanıyor. Arktik deniz buzu azaldıkça, yüzeyin güneş ışınımlarını yansıtma kabiliyeti (albedosu) azalıyor ve dolayısıyla güneşten gelen enerji okyanuslar tarafından emilerek daha fazla ısınmaya neden oluyor. Yaz sonu ve sonbahar başı, Arktik deniz buz örtüsünde en büyük düşüşler görülüyor. Örneğin, 1979’dan bu güne ortalama Eylül ayındaki deniz buzu miktarı yaklaşık % 10’ lar civarında azalmıştır. Son yıllarda yapılan araştırmalar, Kuzey kutbu civarındaki bu hızlı sıcaklık artışlarının zincirleme etkiler yaratacağını, daha güney enlemlerdeki iklimde de hava koşullarında çalkantılar doğuracağını göstermektedir. Daha sıcak bir Arktik Okyanusu, bu bölgedeki deniz buzunun artışını engelleyerek pozitif bir geri besleme yaratarak, kuzey kutbu ve bu civardaki karasal alanlar üzerinde daha sıcak ve daha nemli hava koşulları oluşturur. Kutup bölgeleri ile ekvator arasındaki sıcaklık farkının azalmasına neden olur. Kutup bölgelerinde hâkim olan polar vorteks soğuk havanın kutup bölgelerine hapsolarak küre etrafında sirkülâsyonunu sağlıyor. Küresel sıcaklıkların özellikle kutup bölgesinin daha fazla ısınması bu polar vorteksin zayıflamasına, buna bağlı olarak dünya üzerinde Rossby dalgaları, jet akımlarının daha kıvrımlı bir şekilde hareketine neden oluyor. Yani oluklar daha […]
Meteoroloji Genel Müdürümüz, Meslektaşımız Sayın Volkan Mutlu COŞKUN’un babası Hasan COŞKUN Hakkın Rahmetine kavuşmuştur. Mekanı Cennet olsun. Meteoroloji Mühendisleri Ailesi olarak, Hasan COŞKUN’a Allah’tan Rahmet, başta Meslektaşımız, Meteoroloji Genel Müdürümüz Sayın Volkan Mutlu COŞKUN olmak üzere kederli ailesine , yakınlarına ve tüm sevenlerine sabır , başsağlığı ve sağlıklı bir yaşam diliyoruz. Merhum, 06.09.2020 pazar günü Ahimesut Söğüt Camii’nde kılınacak öğlen namazını müteakip Etimesgut Elvanköy Mezarlığı’nda defnedilecektir. TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Rekor sıcaklık değerleri ‘iklim değişikliği’ tartışmalarını alevlendirdi Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerine göre 10 ilde dün eylül aylarının rekor sıcaklık değerleri kaydedilirken, termometreler Amasya’da 41,7 derece, Kırıkkale’de 40,4 dereceyi gördü. Enes Duran |03.09.2020 Ankara Türkiye’de Meteoroloji Genel Müdürlüğü hafta sonuna kadar aşırı sıcak uyarısı yaparken, dün 10 ilde eylül ayının en yüksek sıcaklık değerlerinin kaydedilmesi “iklim değişikliği” tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır, süreç içinde oluşturulan bilimsel veriler değerlendirildiğinde, son 5 yılın dünyanın en sıcak dönemi olduğunu bildirdi. AA muhabirinin Meteoroloji Genel Müdürlüğü yetkililerinden edindiği bilgiye göre, cuma gününden itibaren yurdu etkisi altına alan sıcak hava dalgasıyla dün 10 il merkezinde eylül aylarının en yüksek sıcaklık değerleri aşılarak rekor kırıldı. Amasya’da Eylül 2003’te rekor 40,3 derece iken dün 41,7 derecelik sıcaklığa ulaşıldı. Eylül ayları dikkate alındığında Çankırı’da 2017’de rekor sıcaklık 37,9 derece iken dün 39, Eskişehir’de 2017’de rekor 36,4 iken dün 36,7, Kastamonu’da 2003’te rekor 36,5 iken dün 38,4, Kayseri’de 2003’te rekor 36 iken dün 36,9, Kırıkkale’de 2017’de rekor 38,2 iken dün 40,4, Kırşehir’de 2017’de rekor 37,8 iken dün 38,2, Nevşehir’de 2017’de rekor 35,7 iken dün 36,3, Niğde’de 2017’de rekor 35,1 iken dün 35,4, Yozgat’ta 2017’de rekor 34,6 iken dün 35,1 derece olarak kaydedildi. Hava sıcaklıklarının bugün ve yarın iç […]
2021’de küresel iklim senaryoları değişecek Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır, Kuzey Yarım kürede meydana gelen aşırı ısınmayla birlikte bir anlamda , küresel iklim değişikliğine dair bütün öngörü ve senaryolarının çöktüğünü söyledi. Uğur DUYAN ANKARA (Anayurt) Türkiye’de Meteoroloji Genel Müdürlüğü hafta sonuna kadar aşırı sıcak uyarısı yaparken, önceki gün 10 ilde eylül ayının en yüksek sıcaklık değerlerinin kaydedildiğini bildirdi. Geçtiğimiz hafta Dünya Meteoroloji Örgütü’nden yapılan açıklamada ise, bu yılın başından beri yapılan ölçümlerin 2020’de kuzey yarım kürede sıcaklık rekoru kırılabileceğine dikkat çekildi. Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır da, İklim projeksiyonlarına göre 2040 yılı için beklenen sıcaklıkların 20 yıl önceden, bugünden yaşandığına ve Sibirya’daki aşırı sıcak hava dalgasına işaret ederek, küresel iklim değişikliği senaryolarının tamamen çöktüğünü ve 2021 yılında küresel iklim değişikliği projeksiyonların revize edileceğini söyledi. Meteoroloji Mühendisleri Odası Başkanı Fırat Çukurçayır Kuzey Yarım kürede meydana gelen aşırı ısınma ile gezegenimizdeki iklim değişikliği senaryolarının bir anlamda geçerliliğini kaybettiğini belirten Çukurçayır, “2021 yılında geleceğimizi daha net görebilmek için yeni küresel iklim değişikliği projeksiyonlarının hazırlanacağını ve 2060’lı, 2070’li yıllarda insanlığı bekleyen iklim değişikliği öngörülerinin revize edileceğini düşünüyorum” dedi. DÜNYANIN EN SICAK BEŞ YILI Son beş yılın dünyanın en sıcak dönemi olduğunu kaydeden Çukurçayır, “Bu Ağustos ayı sıcaklık ortalaması uzun yıllar Ağustos ayı sıcaklıklarından […]
ABD’de meteoroloji alarmı: Sıcaklık bir günde 30 derece düşecek! ABD’de çok kuvvetli bir soğuk hava dalgasının sıcaklığı 1 gün içinde 28-30 derece düşüreceği ve kar yağışına sebep olacağı iddia edildi. Tüm dünya bu ilginç hava olayına kilitlenmiş durumda. Amerika Birleşik Devletleri de kuzey yarı küredeki diğer ülkeler gibi yaz mevsiminden sonbahara geçerken hala sıcak günler yaşamaya devam ediyor. Ancak ülkedeki meteoroloji uzmanlarından gelen ilginç bir uyarı tüm gözlerin birden bire ABD’nin Colorado eyaletine, Denver şehrine çevrilmesine sebep oldu. Meteorolojik tahminlere göre Colorado eyaletinin başkenti olan kalabalık nüfuslu şehri Denver’da hava sıcaklığı önümüzdeki haftanın ilk günlerinde bir anda 30 dereceye kadar soğuyacak, hatta bu ani sıcaklık düşüşüyle birlikte şehirde kar yağması da bekleniyor. ABD ulusal Hava Tahmin Merkezi’nin açıkladığı bilgiye göre hava sıcaklığındaki ani düşüş yarın akşam başlayacak ve pazartesi günü de sürecek. Bu ani sıcaklık azalmasıyla birlikte şehirde kar yağması da bekleniyor. Uzmanlar kar yağışının kesin olmadığını ancak yüksek yerlerde görülmesinin ve ağaçların ve çatıların üzerinde ince de olsa bir kar tabakası yaratmasının olası olduğunu söylüyorlar. Tüm hafta sonunu 30 dereceye yaklaşan bunaltıcı sıcaklarla geçirecek olan Denver şehri 7 ve 8 Eylül günlerinde birden bire 30 derece azalacak sıcaklıkla birlikte adeta kış mevsimine ışınlanacak ve sonrasında sıcaklıklar yeniden mevsim normallerine yükselecek. ABD’li meteoroloji uzmanları Denver’da daha […]
Bering Denizi’nde buzullar son 5 bin 500 yılın en düşük seviyelerinde Araştırmacılar, Alaska ve Rusya arasında yer alan Bering Denizi’ndeki kış aylarında görülen buzulların iki yıldır, son 5 bin 500 yılın en düşük seviyesinde olduğunu ortaya koydu. Alaska Üniversitesinde görevli Miriam Jones öncülüğünde yapılan araştırmada, Bering’deki St. Matthew Adası’nda son 5 bin 500 yılda görülen bitki örtüsü analiz edildi. Bilim insanları, 2012 yılında St. Matthew Adası’ndan alınan ve 5 bin 500 yıllık birikimi temsil eden sadece 1,45 metrelik turba kömürü cevherini inceledi. Oranları atmosfer olayları, okyanus değişiklikleri ve yağış ile ilişkili olan izotop 16 ve 18 olarak adlandırılan oksijen atomlarının turba katmanlarındaki değişimleri gözlemleyen araştırmacılar, son yıllarda buzulların erimesinin, küresel ısınmaya ve atmosferde artan karbondioksit yoğunlaşmasına paralel olarak hızlı gerçekleştiğine dikkati çekti. Alaska Kararlı İzotop Tesisi Direktörü ve araştırmaya katkıda bulunan Matthew Wooller, araştırmada, buzul seviyesinde son 5 bin 500 yılda daha önce eşi görülmemiş bir düşüklük gözlemlediklerini aktardı. Araştırmanın Başyazarı Jones, Bering Denizi’nde buzulların erimesinin, sadece son yıllarda görülen küresel ısınmanın yol açtığı yüksek sıcaklıklardan kaynaklanmadığını belirtti. Jones, Bering Denizi’nde yakın gelecekteki kış mevsimlerinde buzulların tümüyle erimiş olabileceği uyarısında bulundu. Diğer yandan uzmanlar, 2018 ve 2019’da görülen hızlı düşüş hariç, Bering Denizi’ndeki buzulların son yıllarda sabit olduğunu bildirdi. TMMOB […]
Güney Doğu Avrupa yeni ani sel uygulamasına geçiyor. Ani seller, tüm doğal afetler içinde en tehlikeli olanlarından biridir. Bunlar, gözlemlenebilir olaydan çok kısa bir süre sonra nehirlerin yönünü değiştirmek, evleri çamura gömmek ve yollarına çıkan her şeyi süpürmek veya yok etmek için yeterli güce sahip hidrometeorolojik olaylardır. Bu olayları önceden tahmin edebilmek mümkündür. Ani taşkın ve sellerde yaşanan sorunları gidermek için, Ani Sel Rehber Sistemi (FFGS), dünya çapında meteorolojik ve hidrolojik tahminciler tarafından interaktif kullanım için tasarlanmış ve geliştirilmiştir. Güney Doğu Avrupa (SEE) tahmincilerinin günlük operasyonel çalışmalarını desteklemek ve Ulusal Meteoroloji ve Hidroloji Hizmetleri’ne (NMHS) ani sel uyarıları verme kararını verirken kendilerine yardımcı olmak için, Türkiye Meteoroloji Servisi (TSMS) yeni bir uygulama geliştirdi. SEE FFGS pozitif ani sel tehditlerini gösterdiğinde e-posta uyarıları oluşturur ve tahmincileri cep telefonlarında ve mail yoluyla e-postalarından uyarır. Uygulama, tahmincilere ani sel oluşma olasılığı, konum (ilçe ve alt havza), ani sel uyarısı ve uyarı vermek için yeterli zaman ve tahmini yağış yoğunluğu , toprak neminin durumu gibi diğer önemli bilgiler hakkında da bilgi sağlamaktadır. . Bu uygulama ile tahmincilerin, ofiste, evde, sahada her nerede olurlarsa olsunlar öngörülemeyen hava ve hidrolojik değişikliklere hazırlıklı olmaları ve ani sel tehlikesinden önce hayatlarını kurtarmalarına yardımcı olabilir. Bu güçlü uyarı uygulaması, […]
ODAMIZIN 2020 EYLÜL AYI ” E- BÜLTEN” İ YAYINLANDI. EMEĞİ GEÇEN MESLEKTAŞLARIMIZA TEŞEKKÜRLERİMİZLE… TMMOB METEOROLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI
Fırtınaları kovalayan adam Zeynep BİLGEHANzbilgehan@hurriyet.com.t Sel göçmeni bir ailenin çocuğu… Doğduğu Karadeniz topraklarındaki fırtınalar onda gökyüzüyle ilgili büyük bir merak uyandırdı: Bu dev su kütleleri bulutta nasıl duruyordu, yağmurları aşağıya kim döküyordu… Türkiye’nin meteoroloji alanında en tanınan ismi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ile geçmişine yolculuk yaptık. Sabahında bardaktan boşanırcasına yağmurun yağdığı bir günün güneşli öğleden sonrasında bir araya geliyoruz… Sohbeti “Hocam, bu havalar ne olacak?” diye başlatıyorum, gülüyor. Türkiye’nin meteoroloji alanında en tanınan ismi Prof. Dr. Mikdat Kadıoğlu ile birlikteyiz. Hava durumu neden dünyanın her yerinde en popüler sohbet başlatma konusu acaba? Bu popüler konuyu çalışma alanı yapmanın insanın büyüdüğü hava ve suyla bir ilgisi var mı? Mikdat Hoca için bu sorunun cevabı öyle. ‘BENİM DE AİLEM SEL GÖÇMENİYDİ’ Memleketinin plakasıyla uyumlu olarak 1961 yılında Trabzon’un Maçka ilçesinde dünyaya geldi. Ailesi ‘sel göçmeni’ydi. 1929’da Sürmene’de yaşanan büyük sel felaketi sonucunda dönemin ‘Arap Kaymakam’ lakaplı bürokratı, sonradan Libya’nın ilk başbakanı olacak olan Sadullah Koloğlu tarafından Maçka’daki Rum köylerine yerleştirilmişlerdi. Ancak sellerden orada da kurtulamamışlardı. Kadıoğlu, “Dedem Değirmendere kıyısındaki düz yerleri beğenmemiş. Yukarıda iki kaya arasındaki dere yatağına yerleşmiş. Maçka’da Atatürk ve İnönü anıtları vardı; hep su altında kalırlardı. Millet, ‘Dayan Kemal Paşa, dayan İsmet!’ diye bağırırdı!” diye anlatıyor. Ailenin durumu pek iyi değildi. Çocukluğu oradan oraya taşınarak […]